Examples of using "юбке" in a sentence and their turkish translations:
Mary etek giyen tek kızdı.
Çıkartılan leke hala etekte görünüyor.
O, kısa bir etek ve yüksek topuklu ayakkabı giyiyordu.
- Bu ayakkabılar, bu beyaz etekle iyi gider.
- Şu ayakkabılar bu beyaz etekle iyi gider.
Şu ayakkabılar bu beyaz etekle iyi gider.