Examples of using "Advirtió" in a sentence and their turkish translations:
Tom bizi uyardı.
Tom, Mary'yi uyardı.
O beni başarısız olacağım konusunda uyardı.
Tom John hakkında Mary'yi uyardı.
Hiç kimse beni uyarmadı.
Ton niçin bizi uyarmadı?
Tom, Mary'yi uyardı.
Babası onu uyardı: "Onunla konuşma".
O, bizi odaya girmememiz için uyardı.
Doktor ona çok fazla çalışmayı bırakmasını önerdi.
Tom geç kalmaması için Mary'yi uyardı.
Öğretmenimiz tekrar geç kalmaması için onu uyardı.
Öğretmenim onu tekrar yapmamam için beni uyardı.
Doktor, içkiden uzak durmam için uyardı.
Neden kimse beni uyarmadı?
Radyo bir sel riski olduğu hususunda bizi uyarmıştı.
O, gece vakti yalnız dışarıya çıkmaması için onu uyardı.
Çocukları, sokakta oynamamaları için uyardı.
Tom Mary'yi gece tek başına dışarı çıkmaması için uyardı.
Tom Mary'yi onun evinden uzak kalması için uyardı.
Annem, erkek kardeşimi örnek almamam konusunda beni uyardı.
O, çocukları caddede oyun oynamaya karşı uyardı.
Tom Mary'yi karanlıktan sonra tek başına dışarı çıkmaması için uyardı.
Radyo önümüzdeki deprem hakkında bizi uyardı ve eşyalarımızı toplamaya başladık.
Otobüs şoförü öğrencileri başlarını pencereden dışarı çıkarmamaları için uyardı.