Translation of "Aficionado" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Aficionado" in a sentence and their turkish translations:

¿Eres aficionado al golf?

Golf sever misiniz?

Soy aficionado al motor.

Ben bir araba tutkunuyum.

Fui aficionado a saltar.

Ben bir atlama hayranıydım.

Era aficionado a pescar.

O bir balık tutma tutkunuydu.

Era aficionado al vino.

O bir şarap hayranıydı.

Soy aficionado al teatro.

Ben bir tiyatro aşığıyım.

Él es aficionado a pintar.

O resim yapmaya düşkündür.

Es muy aficionado a caminar.

O, yürüyüş yapmaya çok düşkün.

Soy un gran aficionado del golf.

Büyük bir golf hayranıyım.

Se ha aficionado a los deportes.

O bir spor tutkunu haline geldi.

Es muy aficionado a la lectura.

O, kitap okumaya çok düşkündür.

Soy un gran aficionado del béisbol.

Büyük bir beyzbol hayranıyım.

¿Eres aficionado a escuchar la radio?

Radyo dinlemeye düşkün müsünüz?

No soy muy aficionado al deporte.

- Sporla pek alakam yoktur.
- Spora pek ilgi duymuyorum.

Era muy tímido y aficionado a la ciencia,

Oldukça utangaç ve bilime ilgiliydim

- Él es solo un principiante.
- Él es solo un aficionado.

O sadece bir amatör.

- Soy aficionado a coleccionar monedas antiguas.
- Mi pasatiempo es coleccionar monedas antiguas.

Hobim eski para toplamaktır.

- Soy un gran aficionado del golf.
- Soy un gran fan del golf.

Ben golfün büyük bir hayranıyım.

El argentino Leonel Messi fue agredido por un aficionado de Rosario Central.

Arjantin'in Lionel Messi'si bir Rosario Central hayranı tarafından tekmelenmişti.