Examples of using "Apuesto" in a sentence and their turkish translations:
Tom son derece yakışıklıdır.
Bahse girerim ki sen âşıksın.
Yakışıklı mıyım yoksa değil miyim?
Onun çalıştığına eminim.
- İlk bitirdiğime bahse girerim.
- İlk bitireceğime bahse girerim.
- Benim yakışıklı olduğumu düşünüyor musunuz?
- Sizce ben yakışıklımıyım?
Tom olağanüstü yakışıklı idi.
Tom çok yakışıklı.
Tom uzun boylu ve yakışıklı idi.
Tom yakışıklı bir genç adam.
Sen çok yakışıklı genç bir adamsın.
Fransızca bildiğine eminim.
Bunu bildiğine eminim.
Tom yakışıklı bir adam.
Onu yapmayacağına bahse girerim.
Bugün test olacağımıza bahse girerim.
Bahse girerim ki kimsenin uykusu yok.
O at üzerine on dolar iddiaya giriyorum.
- Tom'un geç kalacağına bahse girmeye istekli olacağım.
- Seninle bahse girerim ki Tom geç kalacak.
Tom, çok yakışıklı bir çocuktur.
Tom kesinlikle iyi görünümlü.
Tom son derece yakışıklı bir adam.
Tom'un yakışıklı olduğunu düşünürdüm.
Bunu yapamayacağından eminim.
Bahse girerim ki o doğruyu söylemiyor.
Bahse girerim oraya senden önce varacağım.
- Tom'un iyi bir öğretmen olacağına eminim.
- Tom'un iyi bir öğretmen olacağına bahse girerim.
Harika bir öğretmen olduğuna bahse girerim.
Bahse girerim ki bugün bir test olacağız.
Ondan daha iyi yapabileceğime eminim.
Beş dolarına bahse girerim ki gelmeyecek.
Onun hakkında yanıldığına bahse girerim.
Tom, iyi bir öğretmen olacağına eminim.
Bahse girerim bunu yapmak oldukça kolay.
Tom'un gelmeyeceğine dair seninle bir dolara bahse girerim.
Çok yakışıklı bir prens istisnai güzel bir prensesle tanıştı.
O, kızın bana söylediği kadar yakışıklı değildi.
Ondan daha iyi yapabileceğime eminim.
Ondan daha iyi yapabileceğime eminim.
Bahse girerim o benden daha genç.
Tüm kadınlar Tom'un gerçekten yakışıklı olduğunu düşünüyorlardı.
Bakın, şimdi izleyin. Bahse girerim ki bunlardan birini atınca...
Bu okyanus manzarasına aşina olduğunuzdan eminim,
Tom yakışıklı bir adamdır, ama çok samimi değil.
Büyüdükçe Tom gittikçe daha yakışıklı oldu.
Mary, sınıfından Tom adındaki yakışıklı bir oğlana aşık.
Haftanın sonundan önce Tom'u göreceğimize bahse girerim.
Ben Tom'dan daha yakışıklıyım.
Tom çok yakışıklı bir adam.
Tom'un bu şeyleri neden söylediğini bilmiyorum ama bahse girerim şimdi söylememiş olmayı diliyordur.
Tom bir grupta çalıyor ve çok yakışıklı.
Bugün başıma gelenleri tahmin edemeyeceğine bahse girerim.
Bir zamanlar sarışın bir prensese aşık olan şişman, çirkin bir köylü vardı. Bir gün, Prenses çirkin, şişman köylüyü öptü ve o büyüyle ince, yakışıklı bir prense dönüştü. Sonunda o bu şekilde onu gördü. Sonunda bu şekilde hissetti.