Examples of using "Frágil" in a sentence and their turkish translations:
Dikkat: Kırılabilir eşya.
ve bu kırılgan ekosistemi koruyor.
Ben asla kırılgan olduğumu söylemedim.
devasa bir topu çevreleyen narin bir şey.
Ben onun zayıf bir kalbi olduğunu bilmiyordum.
O, pakete bir "Kırılgan" etiketi ekledi.
Bu kırılgan şeyleri güvenli bir yere koyar mısın?
Bu güzel, kırılgan uygarlık draması.
Etiket kutusunun içeriğinin kırılgan olduğunu uyarıyor.