Translation of "Mejilla" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Mejilla" in a sentence and their turkish translations:

La besó en la mejilla.

O, onu yanağından öptü.

La besé en la mejilla.

Onun yanağını öptüm.

Tom la besó en la mejilla.

Tom onu yanağından öptü.

Ella lo besó en la mejilla.

- O, onu yanağından öptü.
- Onu yanağından öptü.

La cachorro la lamió en la mejilla.

Köpek yavrusu onu yanağından yaladı.

María besó al joven en la mejilla.

Mary genç adamı yanağından öptü.

Se secó una lágrima de su mejilla.

O, yanağından gözyaşını sildi.

Le di un beso en la mejilla.

Onu yanağından öptüm.

Tom besó a Mary en la mejilla.

- Tom, Mary'yi yanağından öptü.
- Tom Mary'nin yanağını öptü.

- Tom besó a Mary en la mejilla.
- Tom le dio un beso en la mejilla a Mary.

Tom, Mary'yi yanağından öptü.

Ella besó a su padre en la mejilla.

Babasını yanağından öptü.

Tom besó suavemente a Mary en la mejilla.

Tom Mary'yi yanağından hafifçe öptü.

La cicatriz de su mejilla ya apenas se ve.

Yanağındaki yara izi artık neredeyse görünmüyor.

El cadáver fue identificado por un lunar en la mejilla.

Ölü bedenin kimliği, yanağındaki bir ben yoluyla tespit edildi.

Juan será sometido a una cirugía plástica en la mejilla.

John yanak plastik cerrahi geçirecek.

Tom se inclinó y besó a Mary en la mejilla.

Tom eğildi ve Mary'yi yanağından öptü.

Ella me besó en la mejilla y dijo buenas noches.

Yanağımdan öptü ve iyi geceler dedi.

Ella nos besó en la mejilla y nos dio las buenas noches.

O bizi yanağımızdan öptü ve bize iyi bir gece diledi.

Tom se inclinó y dio a Mary un beso en la mejilla.

Tom eğildi ve Mary'yi yanağından öptü.

Las amigas se besaron la una a la otra en la mejilla.

Arkadaşlar birbirlerini yanaktan öptüler.

Mi sobrina de 3 años me dio un beso en la mejilla.

Üç yaşındaki yeğenim beni yanaktan öptü.

Hoy aprendí muchas palabras españolas y ahora sé decir "mejilla", "barbilla" y "rodilla".

Bugün ben birçok İspanyolca sözcük öğrendim ve artık nasıl "yanak", "çene" ve "diz" diyebileceğimi biliyorum.

Tom besó a Mary en la mejilla y después se subió a su coche.

Tom Mary'yi yanağından öptü ve sonra onun arabasına bindi.

Tom se inclinó hacia delante y dio a Mary un beso en la mejilla.

Tom öne doğru eğildi ve Mary'yi yanağından öptü.

El niño acarició a la niña en el mentón y la besó en la mejilla.

Oğlan kızın çenesini okşadı ve yanağından öptü.

Después de darle una cachetada en la mejilla derecha de Tom, Mary le pisó el pie izquierdo.

Mary, Tom'un sağ yanağına tokat attıktan sonra, sol ayağının üstünde tepindi.