Examples of using "Obligatorio" in a sentence and their turkish translations:
Zorunlu değildir
Yaşlanmak mecburidir, büyümekse tercih meselesi.
Türkiye'de zorunlu askerlik vardır.
Bazı ülkeler oy vermeyi zorunlu kılar.
ve korumayla dövüşme zorunluluğu ilginç değil mi?
Onlar bunun orada yasak olduğunu söylemezler. Aslında onun zorunlu olduğunu söylerler.
Eğitimin zorunlu karakteri çocukların içinde öğrenme arzusu geliştirmek için çeşitli şekillerde çalışmaya adanmış işlerin çokluğunda nadiren analiz edilir.