Examples of using "Parcial" in a sentence and their turkish translations:
Sen önyargılısın.
Tom önyargılı olduğunu itiraf etti.
ve beraberinde kısmı vergi muafiyetleri.
- Yarı zamanlı çalışabilir miyim?
- Part-time çalışabilir miyim?
Onlar yarı zamanlı çalışanlar.
Tarafsızlık bile taraflıdır.
Karım kısa süreli çalışıyor.
Belki bu beni biraz taraflı yapıyor
Çok sayıda öğrenci yarı zamanlı işler arıyor.
Mary yarı zamanlı garsonluk yaptı.
Mary yarı zamanlı hemşirelik yapıyor.
Tom'un yarı zamanlı bir işi var.
Hala part time olarak bir fırında mı çalışıyorsun?
- Tom'a, yarı zamanlı çalışmak isteyip istemediğini sor.
- Tom'a, yarı zamanlı çalışmak isteyip istemediğini sorun.
Part-time bir işin iyi bir tecrübe olduğunu düşünüyorum.
Amnezi, hafızanın kısmen ya da tamamen kaybıdır.
Çiftlikte part-time çalışırken Tom'la tanıştı.
Bir yarı zamanlı iş ev hanımları için uygundur.
Bir süpermarkette yarı zamanlı çalışırken, oysa diğerleri değilken bazı müşterileri çok kibar buldum.