Translation of "Parcial" in Turkish

0.014 sec.

Examples of using "Parcial" in a sentence and their turkish translations:

Eres parcial.

Sen önyargılısın.

Tom admitió ser parcial.

Tom önyargılı olduğunu itiraf etti.

Con exención parcial de impuestos.

ve beraberinde kısmı vergi muafiyetleri.

¿Puedo trabajar a tiempo parcial?

- Yarı zamanlı çalışabilir miyim?
- Part-time çalışabilir miyim?

Son empleados a tiempo parcial.

Onlar yarı zamanlı çalışanlar.

Incluso la imparcialidad es parcial.

Tarafsızlık bile taraflıdır.

Mi mujer trabaja a tiempo parcial.

Karım kısa süreli çalışıyor.

Quizá significa que soy un poco parcial,

Belki bu beni biraz taraflı yapıyor

Muchos estudiantes buscan trabajos a tiempo parcial.

Çok sayıda öğrenci yarı zamanlı işler arıyor.

Mary trabajaba de camarera a tiempo parcial.

Mary yarı zamanlı garsonluk yaptı.

Mary trabaja como enfermera a tiempo parcial.

Mary yarı zamanlı hemşirelik yapıyor.

Tom tiene un trabajo a tiempo parcial.

Tom'un yarı zamanlı bir işi var.

¿Todavía trabajas de tiempo parcial en una panadería?

Hala part time olarak bir fırında mı çalışıyorsun?

Pregúntale a Tom si está dispuesto a trabajar a tiempo parcial.

- Tom'a, yarı zamanlı çalışmak isteyip istemediğini sor.
- Tom'a, yarı zamanlı çalışmak isteyip istemediğini sorun.

Creo que un trabajo a tiempo parcial es una buena experiencia.

Part-time bir işin iyi bir tecrübe olduğunu düşünüyorum.

La amnesia es una pérdida parcial o total de la memoria.

Amnezi, hafızanın kısmen ya da tamamen kaybıdır.

Ella conoció a Tom mientras trabajaba a tiempo parcial en el rancho.

Çiftlikte part-time çalışırken Tom'la tanıştı.

Un trabajo a tiempo parcial es adecuado para las amas de casa.

Bir yarı zamanlı iş ev hanımları için uygundur.

Trabajando a tiempo parcial en un supermercado, me encontré con que algunos clientes eran educados mientras que otros no.

Bir süpermarkette yarı zamanlı çalışırken, oysa diğerleri değilken bazı müşterileri çok kibar buldum.