Examples of using "Repleto" in a sentence and their turkish translations:
Otobüs tamamen doluydu.
Orası tamamen kalabalık.
Tren yolcularla doluydu.
Duvar grafiti dolu.
Kitabı ütopyalarla doluydu.
Oda kıymetli süslemelerle doluydu.
Bu kitap açık saçık şakalarla dolu.
Çam ağaçlarıyla ve eğrelti otlarıyla kaplı bir manzara hayal edin.
Stadyum beyzbol hayranlarının akınına uğradı.
Kurulumu ve kullanımı kolay ve özelliklerle dolu.
Otobüs çok kalabalıktı. Keşke bir taksiye binseydim.
Çok fazla insan yürüyor. Bu kadar kalabalık olacağını düşünmemiştim.
İstediğimiz her şey ile tıka basa dolu olan bir depoda açlıktan ölen ilk milletiz.