Translation of "Verano" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Verano" in a sentence and their turkish translations:

- ¡Divertíos este verano!
- ¡Diviértete este verano!

Bu yaz eğlenin!

- El verano se ha terminado.
- El verano se acabó.
- El verano terminó.
- El verano ha terminado.
- El verano se ha ido.

Yaz sona erdi.

- Me encanta el verano.
- Amo el verano.

Yaz mevsimini severim.

- El verano se ha terminado.
- El verano ya se acabó.
- El verano se acabó.
- El verano terminó.
- El verano se ha ido.

Yaz bitti.

- El verano terminó.
- El verano se ha ido.

Yaz bitti.

- ¿Cómo estuvo tu verano?
- ¿Cómo estuvo su verano?

Yazın nasıldı?

- ¿Qué planeas hacer este verano?
- ¿Qué planeáis hacer este verano?
- ¿Qué planea hacer este verano?
- ¿Qué planean hacer este verano?

Bu yaz ne yapmayı planlıyorsun?

¡Extraño el verano!

Yazı özlüyorum!

- ¿Qué vas a hacer este verano?
- ¿Qué harás este verano?

Bu yaz ne yapacaksın?

El verano se acabó.

Yaz bitti.

Se acerca el verano.

Yaz geliyor.

¿Pasaste un buen verano?

İyi bir yaz geçirdin mi?

¿Te gusta el verano?

Yaz mevsimini sever misin?

Es verano, no invierno.

Biz kışta değil, yazdayız.

¿Qué hiciste este verano?

Bu yaz ne yaptın?

¿Saldrás fuera este verano?

Bu yaz uzaklara gidiyor musun?

¿Tuviste un buen verano?

Güzel bir yaz geçirdin mi?

Ha llegado el verano.

Yaz geldi.

Quería trabajar este verano.

Bu yaz çalışmak istedim.

¡Cuánto añoro el verano!

Yaza nasıl da hasret kaldım!

¿Cómo estuvo tu verano?

Yazın nasıldı?

Es verano en París.

Paris'te yaz.

- Una golondrina sola no hace verano.
- Una golondrina no hace verano.

- Bir çiçekle yaz gelmez.
- Bir çiçekle bahar olmaz.

- Las vacaciones de verano se han acabado.
- Las vacaciones de verano terminaron.

Yaz tatili bitti.

- Este verano he engordado dos kilos.
- Este verano he engordado dos quilos.

Bu yaz iki kilo aldım.

- ¿Qué vais a hacer este verano?
- ¿Qué vas a hacer este verano?

- Bu yaz ne yapacaksın?
- Bu yaz ne yapacaksınız?

Pintamos las paredes ese verano.

Ama o yaz duvarları boyadık.

Imaginen una civilización de verano

Bir yaz medeniyeti hayal edin,

Es verano, 217 a. C.

Yaz mevsimi, MÖ 217

¿Cómo es Escocia en verano?

Yaz mevsiminde İskoçya nasıldır?

El verano acaba de comenzar.

Yaz henüz başladı.

Este verano iré a Dinamarca.

Bu yaz Danimarka'ya gideceğim.

Ha llovido mucho este verano.

Bu yaz çok yağmur vardı.

Le gusta nadar en verano.

O, yaz mevsiminde yüzmeyi sever.

Esperamos visitar España este verano.

Bu yaz İspanyayı ziyaret etmeyi umuyoruz.

¿Habéis pasado un buen verano?

Yazınız güzel geçti mi?

No me gusta el verano.

Yaz mevsimini sevmem.

Iré a Irlanda este verano.

Bu yaz İrlanda'ya gideceğim.

Tomás duerme desnudo en verano.

Tom yazın çıplak olarak uyur.

Prefiero la primavera al verano.

İlkbaharı yaza tercih ederim.

¿Vendrás de visita en verano?

Yazın gelecek misin?

Este verano ha llovido poco.

Bu yaz az yağmur aldık.

Aquí llueve mucho en verano.

Yazın burada çok yağmur yağar.

¿Qué hace ella en verano?

Yazın o ne yapar?

Ella fue el verano pasado.

O, oraya geçen yaz gitti.

Prefiero el verano al invierno.

Yazı kışa tercih ederim.

Este verano voy a Francia.

Bu yaz Fransa'ya gidiyorum.

Sicilia es calurosa en verano.

Sicilya yazın sıcaktır.

Te veré el próximo verano.

Gelecek yaz görüşürüz.

El verano se estaba acabando.

Yaz bitiyordu.

- Allí hace frío incluso en verano.
- Es frío allá, aún en el verano.

- Yazın bile hava orada soğuktur.
- Orası yazın bile soğuktur.

- Tuvimos un verano muy caluroso este año.
- Ese año tuvimos un verano muy cálido.

Bu yıl çok sıcak bir yaz geçirdik.

- Lo peor del verano es el calor.
- Lo peor del verano es la calor.

Yazla ilgili en kötü şey sıcaklık.

Trabajando todo el verano, acumula alimentos.

bütün yaz çalışarak yiyecek biriktirir.

El verano pasado viajé a Italia.

Geçen Yaz İtalya'ya seyahat ettim.

¿Cómo fueron tus vacaciones de verano?

Yaz tatilinizi nasıldı?

¿Ha viajado usted durante el verano?

Yaz için bir yere gittin mi?

¡Ten unas buenas vacaciones de verano!

- İyi bir yaz tatili geçir!
- İyi bir yaz tatili geçirmeni dilerim!

Aquí hace mucho calor en verano.

Yazın burası gerçekten sıcaktır.

Mis vacaciones de verano se acabaron.

Yaz tatilim bitti.

Las vacaciones de verano llegarán pronto.

Yakında yaz tatili olacak.

¿Cuándo comienzan tus vacaciones de verano?

Senin yaz tatilin ne zaman başlıyor?

Nuestro verano es corto, pero cálido.

Bizim yaz kısa ama sıcak.

Tom trabajó duro todo el verano.

Tom yaz boyunca çok çalıştı.

¿A dónde quieres ir este verano?

Bu yaz nereye gitmek istersin?

En verano, hace mucho calor aquí.

Yaz mevsiminde, burada hava çok sıcaktır.

No puedo esperar hasta el verano.

Yaza kadar bekleyemem.

El verano pasado fuimos a Hokkaido.

Geçen Yaz biz Hokkaido'ya gittik.

Tuvimos pocos días soleados este verano.

Bu yaz güneşli günümüz çoktu.

¿Qué vais a hacer este verano?

- Bu yaz ne yapacaksın?
- Bu yaz ne yapacaksınız?
- Bu yaz ne yapıyorsunuz?
- Bu yaz ne yapıyorsun?

He engordado dos kilos este verano.

Bu yaz iki kilo aldım.

Las bicicletas son para el verano.

Bisikletler yaz içindir.

¿Irás a algún lado este verano?

Bu yaz bir yere gidecek misin?

El verano es mi estación favorita.

Yaz benim en sevdiğim mevsimdir.

Este verano Tom visitó Arabia Saudita.

Tom bu yaz, Suudi Arabistan'ı ziyaret etti.

No quiero comer nada este verano.

Bu yaz canım hiç yemek yemek istemiyor.

Este verano hay fruta en abundancia.

- Bu yaz meyvede bolluk var.
- Bu yazın meyve bol.

Era una cálida noche de verano.

Sıcak bir yaz akşamıydı.

¿Has experimentado un verano en Japón?

Bir Japon yazını yaşadınız mı?

He obtenido mi licencia este verano.

Ben ehliyetimi bu yaz aldım.

Este año, el verano está helado.

Bu yılki yaz mevsimi soğuk.

Estuvimos de viaje durante el verano.

Yaz boyunca geziyorduk.

Planeo ir a Europa en verano.

Yazın Avrupa'ya gitmeyi planlıyorum.

Iba a acampar en el verano.

Her yaz kamp yapmaya giderdim.

Este verano ha llovido muy poco.

Bu Yaz çok az yağmur yağdı.

Este verano voy a nadar mucho.

Bu yaz çok yüzeceğim.

No tuvimos muchas visitas este verano.

Bu yaz pek ziyaretçimiz yoktu.

Quiero saber qué hiciste este verano.

Bu yaz ne yaptığını öğrenmek istiyorum.

Fui a Bali en el verano.

Yazın Bali'ye gittim.

En verano, hace calor en Kioto.

Yazın Kyoto'da hava sıcak.

Hace mucho calor durante el verano.

Yaz boyunca çok sıcaktır.