Examples of using "Visitará" in a sentence and their turkish translations:
Tom Boston'u ziyaret etmeyecek.
O, amcasını ziyaret edecek.
Carol önümüzdeki ay Miami'yi ziyaret edecek.
Tom Mary'nin Boston'u ne zaman ziyaret edeceğini bilmiyor.
Fransa cumhurbaşkanı gelecek ay Japonyayı ziyaret edecek.
Kraliçe önümüzdeki sene Çin'i ziyaret edecek.
Annem her zaman yakında beni ziyaret edeceğini söylüyor.
O, şüphesiz bu yaz İngiltereyi ziyaret edecek.
Bu Sonbaharda Çin'i ziyaret edecek misin?
Şehri asla tekrar ziyaret etmeyecek.