Translation of "çıkarmak" in Arabic

0.012 sec.

Examples of using "çıkarmak" in a sentence and their arabic translations:

Tadını çıkarmak içindir.

ولكي يُستَمتع بها لآخر حرف.

Kendimi denklemden çıkarmak.

هو محاولة استبعاد نفسي من المعادلة.

Dışa bağımlı olmaktan çıkarmak

نجعل سعادتنا مرتبطة بِ

Onu aklımdan çıkarmak istiyorum.

أريد أن أتوقف من التفكير عنها.

Yani dostluklardan bir şey çıkarmak

حتى تحصل على شيء من الصداقات

Onlar sorun çıkarmak için geldi.

هُم جاءو ليصنعوا مشكلة.

O, sorun çıkarmak için geldi.

إنهُ يأتي ليصنع مشكلة.

O sorun çıkarmak için geldi.

إنها تأتي لتصنع مشكلة.

Taşı çıkarmak istedi. Çiftçi olanlar bilir

أراد إزالة الحجر. يعرف هؤلاء المزارعين

Işte bu adam da çıkarmak istedi

أراد هذا الرجل الإقلاع أيضًا

Osmanlıları Avrupa'dan çıkarmak için harekete geçmeye zorladı!

وطرد العثمانيين من أوروبا!

çıkarmak için kazdı kazdı daha da derine gidiyor

حفر حفر حفر أعمق

Ama ben onu hiçbir zaman insanların önüne çıkarmak istememiştim.

لكنني لم أرد أن أحضره أمام الناس.

Bu da demek oluyor ki sadece bu sesi çıkarmak için

هذا يعني أنها احتكت 120 مرة في الثانية

Yavrunun ufacık boynuzunu almak için onu keserek annenin karnından çıkarmak tek kelimeyle korkunç.

‫اقتطاع العجول من بطون أمهاتها‬ ‫للحصول على القرن الصغير جداً،‬ ‫إنه أمر مروع.‬

İki uzay aracını kenetlemek ve çıkarmak için NASA'nın yeni pilotlama teknikleri icat etmesi ve bunları kusursuz bir şekilde

لرسو المركبتين الفضائيتين وفصلهما ، ستحتاج ناسا إلى ابتكار تقنيات تجريبية جديدة