Translation of "Savunmasız" in Arabic

0.004 sec.

Examples of using "Savunmasız" in a sentence and their arabic translations:

Kendine odaklanan, savunmasız

تحكي عن البراعة والأناقة،

Illüzyonlara, bencilliğe savunmasız

عرضة للأوهام والتمركز الذاتي

Çok savunmasız hissediyordum.

‫شعرت بالضعف الشديد.‬

Sahip olmalarına rağmen çocuklardan daha savunmasız?

رغم أن عقولهم أنضج من الأطفال؟

Fadıl savunmasız kadınların nasıl bulunacağını biliyordu.

كان يعرف فاضل كيف يعثر على النّساء الضّعيفات.

Yani, bu, en savunmasız kitleleri oluşturan bir yanda

إذًا، ما الذي يعنيه هذا أن الفئة الأقل منعة

Gelecek on yılda Kartacalıların Iberya kıyıları savunmasız kalacaktı.

على مدى السنوات العشر القادمة سيكون الساحل القرطاجي الأيبيري غير محمي

Öncesinde gevşek bir formasyonda yürüyor olmanın etkisiyle, Flaminius'un ordusu tamamen savunmasız yakalanmış oluyor.

بعد أن سار في السابق في تشكيل فضفاض للغاية، فإن جيش فلامينيوس اندهش تمامًا

Belki 100 tane kabuk ve taşı toplamış, kollarını da savunmasız kafasının üzerine doğru katlıyor.

‫تلتقط نحو مئة صدفة وحجر...‬ ‫ثم تطوي أذرعها فوق رأسها الضعيف.‬

Askerî anlamda Gazze tamamen savunmasız. İsrail ordusunun güç gösterisi yapmak için bu bölgeyi seçmesinin sebebi bu.

من وجهة نظر عسكريّة، فإنّ غزّة منطقة عزلاء و لهذا يختارها الجيش الإسرائيلي لإبراز عضلاته.

O sık sık hızlı hamleler yaparak ve ordusunu cephe boyunca dizerek düşman tarafının komutanlarını savunmasız halde yakalıyordu.

غالبًا ما أخذت قادة الأعداء على حين غرة بحركات جيشه السريعة