Translation of "Anlattı" in Dutch

0.004 sec.

Examples of using "Anlattı" in a sentence and their dutch translations:

Nasıl minnettar olduğunu anlattı.

en dat hij dankbaar was dat ze zoveel geduld had.

Tom sonunda gerçeği anlattı.

Uiteindelijk vertelde Tom de waarheid.

O bana her şeyi anlattı.

Hij heeft mij alles verteld.

O, hikayeyi erkek kardeşine anlattı.

Hij vertelde het verhaal aan zijn broer.

O bana hayat hikayesini anlattı.

Hij vertelde me zijn levensverhaal.

O bana hayatının hikayesini anlattı.

Hij vertelde me zijn levensverhaal.

- O bana ilginç bir hikaye anlattı.
- O, bana ilginç bir hikaye anlattı.

Ze vertelde me een interessant verhaal.

Ve yemek yarıklarından hamlelerini seslendiklerini anlattı --

en roepen hun zetten naar elkaar door het maaltijdluikje --

O bana üzücü bir hikaye anlattı.

Hij vertelde mij een zielig verhaal.

Annem bize ilginç bir hikaye anlattı.

Mijn moeder heeft ons een interessant verhaal verteld.

O, bana ilginç bir hikaye anlattı.

Ze vertelde me een interessant verhaal.

Tom'un annesi ona bir hikaye anlattı.

Toms moeder vertelde hem een verhaal.

O bana ilginç bir hikaye anlattı.

Ze vertelde me een interessant verhaal.

Bu hikayeyi Tom bana kendi anlattı.

Tom heeft me dit verhaal zelf verteld.

Tom bana tuhaf bir hikaye anlattı.

Tom vertelde mij een raar verhaal.

Sami Leyla'ya İslam konusunda düşüncelerini anlattı.

Sami vertelde Layla wat hij over de islam dacht.

Sami Leyla'ya nasıl Müslüman olduğunu anlattı.

Sami vertelde Layla hoe hij een moslim is geworden.

Yaşlı adam çocuklara eğlenceli bir hikaye anlattı.

De oude man vertelde de kinderen een amusant verhaal.

Tom seyircileri ısındırmak için birkaç fıkra anlattı.

Tom vertelde een paar grappen om het publiek op te warmen.

O bana tamamen inanılmaz bir hikaye anlattı.

Hij vertelde mij een heel ongeloofwaardig verhaal.

Tom sana bacağını nasıl kaybettiğini anlattı mı?

- Heeft Tom je al verteld hoe hij zijn been had verloren?
- Heeft Tom u al verteld hoe hij zijn been had verloren?
- Heeft Tom je ooit verteld hoe hij zijn been heeft verloren?

- Tom sırrını bana anlattı.
- Tom bana sırrını söyledi.

Tom vertelde me zijn geheim.

O, ona bir fıkra anlattı, ama o gülmedi.

Ze vertelde hem een mop, maar hij lachte niet.

Yuji arkadaşına yaz tatilindeki macerası hakkında bir hikaye anlattı.

Yuji vertelde zijn vriend een verhaal over zijn avontuur tijdens de zomervakantie.