1. Home
  2. Translation in context
  3. Turkish-English
  4. çalma

Translation of "çalma" in English

0.004 sec.

Examples of using "çalma" in a sentence and their english translations:

Okulda ıslık çalma.

Don't whistle at school.

Arılardan bal çalma!

Don't steal honey from bees!

Tom çalma butonuna bastı.

Tom pushed the play button.

O çalma yeteneğine sahiptir.

He is capable of stealing.

Benim örnek cümlelerimi çalma.

Do not steal my example sentences.

Piyano çalma onun gözde eğlencesidir.

- Playing the piano is her favorite pastime.
- Playing on the piano is his favorite thing to do.

Tom kapıyı çalma zahmetine girmedi.

Tom didn't bother to knock.

Yeni bir çalma listesi yapalım.

Let's make a new playlist.

Tom'un davul çalma tarzın seviyorum.

I love the way Tom plays the drums.

Tom'un gitar çalma tarzını seviyorum.

I like the way Tom plays the guitar.

Piyano çalma konusunda ısrar etti.

She insisted that he play the piano.

Tom'un gitar çalma şeklini beğenmiyorum.

I don't like the way Tom plays the guitar.

O, tam çalma anında tespit edildi.

He was detected in the very act of stealing.

Her gün keman çalma çalışması yapar.

She practices playing the violin every day.

Lütfen burada çalma, o uyumaya çalışıyor.

Please don't play here — she is trying to get to sleep!

Yeni bir çalma listesi yapmam gerekiyor.

I need to make a new playlist.

Tom Mary'nin gitar çalma tarzını seviyor.

Tom likes the way Mary plays the guitar.

- Komşum bir kleptoman.
- Komşum bir çalma hastası.

My neighbor is a kleptomaniac.

Mary'nin çalma fırsatı olmadan Tom kapıyı açtı.

Tom opened the door before Mary had a chance to knock.

- Çalma listenizde ne var?
- Oynatma listenizde neler var?

What's on your playlist?

O, gece geç saatlere kadar gitar çalma uygulaması yapar.

He practices playing the guitar until late at night.