Translation of "şeytanın" in English

0.004 sec.

Examples of using "şeytanın" in a sentence and their english translations:

- Ben şeytanın avukatını oynuyorum.
- Şeytanın avukatlığını yapıyorum.

I'm playing the devil's advocate.

Aylaklık şeytanın atölyesidir.

- Idle hands are the devil's tool.
- The devil finds work for idle hands.
- Idle hands are the devil's workshop.
- Idleness is the devil's workshop.

Dalkavuklar şeytanın hemşiresidir.

Flatterers are the Devil's nurses.

Şeytanın hilesinden sakının.

Avoid the appearance of evil.

- Sen şeytanın insan şekline girmiş halisin.
- Sen şeytanın enkarnesisin.

You are the devil incarnate.

- Başarılar!
- Şeytanın bacağını kır.

- Break a leg.
- Break a leg!

Boş kafa şeytanın işyeridir.

An empty head is the devil's workshop.

Şeytanın ruhu yeniden canlanıyor.

The spirit of the demon reawakens.

Tom şeytanın sol bacağıdır.

Tom is diabolically evil.

Boş duran eller şeytanın aletidir.

- Idle hands are the devil's tool.
- Idle hands are the devil's workshop.

Ben sadece şeytanın avukatını oynuyorum.

I'm just playing the devil's advocate.

Gök gürültüsü nedir? Şeytanın kahkahasıdır.

What is thunder? It's Satan's laughter.

Tom'a şeytanın bacağını kırdığımı söyle.

Tell Tom I've broken a leg.

O, şeytanın büyükannesi kadar yaşlıdır.

She is as old as the devil's grandmother.

Ben 1000 tane şeytanın açlığını hissediyorum.

I feel the hunger of a 1000 devils.

Tom şeytanın avukatını oynamada çok iyi değildir.

Tom isn't very good at playing the devil's advocate.

Şeytanın tekiyle iş birliği yapmaya niyetim yok.

I don't intend to make a deal with the devil.

Tom, beyin fırtınası toplantısında şeytanın avukatı rolünü oynadı.

Tom played the role of devil's advocate at the brainstorming meeting.

Şeytanın var olmadığını düşünüyorum, bence insanlık onu yarattı,kendi hayalinde ve tasvirinde

I think the devil doesn't exist, but man has created him, he has created him in his own image and likeness.

O, şeytanın avukatı olmaktan usandı ve ne kadar aptalca olursa olsun, şimdi onların önerdiği her fikri kabul ediyor.

He got tired of being the devil's advocate and now agrees with every idea they suggest, no matter how dumb.