Translation of "Almaması" in English

0.066 sec.

Examples of using "Almaması" in a sentence and their english translations:

Sami onu kişisel olarak almaması gerekir.

Sami shouldn't take it personally.

Hiçbir anne babanın almaması gereken bir telefondu.

And it was that phone call that no parent should get.

Tom'a Mary'nin eski bilgisayarını almaması gerektiğini söyledim.

I told Tom he shouldn't buy Mary's old computer.

Sanırım Tom almaması gereken bir şey almış olabilir.

- I think Tom might've taken something he shouldn't have.
- I think that Tom might've taken something he shouldn't have.

Tom artık Mary'den ödünç para almaması gerektiğini biliyor.

Tom now knows that he shouldn't have borrowed money from Mary.

Karısı herhangi bir risk almaması için ona yalvardı.

His wife begged him not to run any risk.

Ona onun tarafından arkadaşlarından borç para almaması tavsiye edildi.

She was advised by him not to borrow money from his friends.

Tom almaması gerektiğini bilmesine rağmen bir tefeciden ödünç para aldı.

Even though Tom knew he shouldn't, he borrowed money from a loan shark.

- Bunu yapmak fazla sürmez.
- Bunu yapmanın çok zaman almaması lazım.

It shouldn't take too long to do that.