Translation of "Birbirinizi" in English

0.006 sec.

Examples of using "Birbirinizi" in a sentence and their english translations:

Birbirinizi seviyor musunuz?

Do you love each other?

Birbirinizi sevmiyor musunuz?

Don't you love each other?

Birbirinizi tanımıyor musunuz?

Don't you know each other?

Birbirinizi nasıl tanıdınız?

How did you get to know each other?

Birbirinizi tanıyor musunuz?

- Do you know each other?
- Do you guys know each other?

Birbirinizi nereden tanıyorsunuz?

Where do you know each other from?

Birbirinizi içten seviyor musunuz?

Do you love each other deeply?

İkinizin birbirinizi tanıdığınızı düşünüyorum.

I think you two know each other.

Sanırım ikiniz birbirinizi tanıyorsunuz.

I take it you two know each other.

Birbirinizi bulduğunuz için şanslısınız.

You're lucky to have found each other.

Siz birbirinizi tanıyor musunuz?

Do you guys know each other?

İkiniz birbirinizi tanıyor musunuz?

Do you two know each other?

Birbirinizi çok seviyor musunuz?

Do you love each other very much?

Birbirinizi tanıyorsunuz, değil mi?

You know each other, don't you?

Siz ikiniz birbirinizi hak ediyorsunuz.

You two deserve each other.

Ne kadar süredir birbirinizi tanıyorsunuz?

How long have you guys known each other?

Siz ikinizin birbirinizi istediğinizi biliyordum.

I knew you two would like each other.

Uzun süredir birbirinizi tanıyor musunuz?

Have you known each other long?

Siz ikinizin birbirinizi tanıdığınızı düşündüm.

- I thought you two knew each other.
- I thought that you two knew each other.

Sanırım siz ikiniz birbirinizi tanıyorsunuz.

- I assume the two of you know each other.
- I assume that the two of you know each other.

Birbirinizi suçlarken hiçbir sorunu çözmeyeceksiniz.

You won't solve any problems while ever you blame each other.

O ölçüde birbirinizi seviyor musunuz?

Do you love each other to that extent?

Birbirinizi ne kadar zamandır tanıyorsunuz?

How long have you known each other?

Siz ikiniz birbirinizi tanımıyor musunuz?

Don't you two know each other?

Siz çocuklar birbirinizi seviyorsunuz, değil mi?

- You guys love each other, right?
- You guys love each other, don't you?

Senin ve Tom'un birbirinizi sevmediğine şaşırdım.

- I'm surprised you and Tom don't like each other.
- I'm surprised that you and Tom don't like each other.

İkiniz de birbirinizi seviyorsunuz, değil mi?

- You guys love each other, right?
- You guys love each other, don't you?
- You both love each other, don't you?

Birbirinizi bu kadar çok seviyor musunuz?

Do you love each other that much?

Siz ikiniz zaten birbirinizi tanıyor musunuz.

Do you two already know each other?

Sen ve Tom birbirinizi nasıl tanıyorsunuz?

How do you and Tom know each other?

Siz ikiniz önceden birbirinizi tanımıyor musunuz?

Don't you two already know each other?

Siz ikiniz ne kadar süredir birbirinizi tanıyorsunuz?

How long have you two known each other?

Sen ve Tom birbirinizi gördüğünüzde mıknatıs gibisiniz.

When you see each other you and Tom, you're like magnets.

Eğer birbirinizi sevmiyorsanız, neden hep birlikte takılıyorsunuz?

If you don't like each other, why do you always hang out together?

Sen ve Tom birbirinizi ne kadar süredir tanıyorsunuz?

How long have you and Tom known each other?

Birbirinizi tanıyıp kaynaşmanıza yardımcı olması için bazı oyunlar ürettik.

To help you all get to know each other, we've created some games to break the ice!

- Tom'la hiç öpüştünüz mü?
- Sen ve Tom hiç birbirinizi öptünüz mü?

Have you and Tom ever kissed each other?