Translation of "Boynuzlu" in English

0.003 sec.

Examples of using "Boynuzlu" in a sentence and their english translations:

Sen tek boynuzlu atsın.

You're a unicorn.

Vikingler gerçekten boynuzlu kask giymedi.

Vikings didn't really wear horned helmets.

O tek boynuzlu atı yakaladın mı?

Have you caught that Unicorn yet?

Tek boynuzlu at efsanevi bir yaratıktır.

The unicorn is a fabulous monster.

Deniz gergedanı denizin tek boynuzlu atıdır.

The narwhal is the unicorn of the sea.

Tom tek boynuzlu atın gerçek olduğuna inanıyor.

- Tom believes that unicorns are real.
- Tom believes unicorns are real.

Boynuzlu Viking kaskları İskandinavya'da artık modaya uygun değil.

Viking helmets with horns aren't in style in Scandinavia anymore.

Bilim adamları tek boynuzlu atların bir zamanlar Sibirya'da yaşamış olduğunu keşfettiler.

Scientists have discovered that unicorns once lived in Siberia.

Manny kızlar ona binecek diye tek boynuzlu bir at olmak istiyor.

Manny wants to be a unicorn so girls will ride him.

"Tek boynuzlu bir at istemiyor musun, Tom?" "Oh, devam et öyleyse, bir tane alacağım.

"Don't you want a unicorn, Tom?" "Oh, go on then, I'll take one."