Translation of "Bozacak" in English

0.002 sec.

Examples of using "Bozacak" in a sentence and their english translations:

Devlet ve insanlar arasındaki sözleşmeyi bozacak olan

is a period of high and prolonged unemployment

Bunu bozacak bir hata tam bir hayal kırıklığı olurdu.

anything falling this would certainly be an anti-climax.

- O sözünden dönecek son insandır.
- Sözünü bozacak son insan odur.
- Sözünden dönecek son kişi odur.

He is the last person to break his promise.

- Oyunun kuralını değiştirecek bir şey miydi bu?
- Taşları yerinden oynatacak bir şey miydi bu?
- Ezber bozacak bir şey miydi bu?
- İşin rengini değiştirecek bir şey miydi bu?

Was this a game changer?