1. Home
  2. Translation in context
  3. Turkish-English
  4. Fotoğrafçı

Translation of "Fotoğrafçı" in English

0.013 sec.

Examples of using "Fotoğrafçı" in a sentence and their english translations:

Fotoğrafçı kim?

- Who's the photographer?
- Who is the photographer?

O bir fotoğrafçı değildi!

He wasn't a photographer!

O bir profesyonel fotoğrafçı.

He's a professional photographer.

Tom profesyonel bir fotoğrafçı.

Tom is a professional photographer.

Büyük bir fotoğrafçı değilim?

I'm not a great photographer.

O fotoğrafçı gerçekten yetenekli.

That photographer is really talented.

Tom iyi bir fotoğrafçı.

Tom is a good photographer.

En sevdiğin fotoğrafçı kim?

Who's your favorite photographer?

Tom amatör bir fotoğrafçı.

Tom is an amateur photographer.

Otelde bir fotoğrafçı var mıdır?

Is there a photo shop in the hotel?

Tom çok yetenekli bir fotoğrafçı.

Tom is a very talented photographer.

Tom başarılı bir fotoğrafçı oldu.

Tom became a successful photographer.

Tom serbest çalışan bir fotoğrafçı.

Tom is a freelance photographer.

Kameralı her salak, fotoğrafçı olduğunu düşünür.

Every dumbass with a camera thinks he is a photographer.

Tom bir sanatçı ve bir fotoğrafçı.

Tom is an artist and a photographer.

Tom iyi bir fotoğrafçı, değil mi?

Tom is a good photographer, isn't he?

Fotoğrafçı olmak için fotoğrafçılık dersleri alman gerekir.

You should take photography lessons in order to be a photographer.

Bir fotoğrafçı, benim evimin bir fotoğrafını çekti.

A photographer took a photograph of my house.

Tom bir fotoğrafçı olarak becerilerini geliştirmek istedi.

Tom wanted to hone his skills as a photographer.

Bir fotoğrafçı olarak gerçekten kendimi bu konuda kontrol etmeliyim.

As a photographer, I've really had to check myself on this.

Akut gözlem becerileri onu çok uygun bir fotoğrafçı yapar.

Her acute observation skills make her a very suitable photographer.