Translation of "Görünmüyorlar" in English

0.006 sec.

Examples of using "Görünmüyorlar" in a sentence and their english translations:

Yorgun görünmüyorlar.

They don't look like they're tired.

Onlar mutlu görünmüyorlar.

They don't seem happy.

Meşgul gibi görünmüyorlar.

They don't seem busy.

Planı onaylayacak gibi görünmüyorlar.

They don't seem to approve of the plan.

Onlar çok mutlu görünmüyorlar.

They don't look very happy.

Onlar hiçbir yerde görünmüyorlar.

They are nowhere in sight.

Hiç hasta gibi görünmüyorlar.

They never seem to get sick.

Tom ve Mary çok mutlu görünmüyorlar.

Tom and Mary don't seem too happy.

Arabanda çalışan çocuklar ne yaptıklarını biliyor gibi görünmüyorlar.

The guys working on your car don't seem to know what they're doing.

Tom ve Mary ne yapılacağını biliyor gibi görünmüyorlar.

Tom and Mary don't seem to know what to do.

Tom ve Mary birbirlerini gördüklerine memnun olmuş gibi görünmüyorlar.

Tom and Mary don't seem to be happy to see each other.

Tom ve Mary gerçekten birbirleriyle çok konuşuyor gibi görünmüyorlar.

Tom and Mary don't seem to really talk to each other very much.

Tom ve Mary, herhangi bir şey üzerinde anlaşmış görünmüyorlar.

Tom and Mary can't seem to agree on anything.

Tom ve Mary birbirleriyle gerçekten o kadar çok konuşuyor gibi görünmüyorlar.

Tom and Mary don't seem to really talk to each other all that much.

Romancılar ve şairler gibi yazarlar bilimin avantajından çok fazla yararlanıyor gibi görünmüyorlar.

Writers such as novelists and poets don't seem to benefit much from the advance of science.