Translation of "Kanaması" in English

0.005 sec.

Examples of using "Kanaması" in a sentence and their english translations:

Beyin kanaması geçirdik.

We had a stroke.

Tom'un iç kanaması var.

Tom is bleeding internally.

Tom beyin kanaması geçirdi.

Tom had a stroke.

Kanaması var. Kokusu suya yayılıyor.

She's bleeding. That smell's in the water.

Bugün bir burun kanaması geçirdim.

I had a nosebleed today.

Komşunun oğlu beyin kanaması geçirmiş hep güneşten

the neighbor's son has suffered a brain hemorrhage

- O regi döneminde.
- Onun adet kanaması başladı.

She has her period.

Sen hiç yazın bir burun kanaması yaşadın mı?

Have you ever had a nosebleed in summer?

Tom ciddi bir şekilde yaralandı ve kanaması vardı.

Tom was seriously wounded and bleeding.

Bir kaza oldu. Bir adam yaralandı. Aşırı kanaması var.

There's been an accident. A man is hurt. He's bleeding badly.