1. Home
  2. Translation in context
  3. Turkish-English
  4. Pişireceğini

Translation of "Pişireceğini" in English

0.003 sec.

Examples of using "Pişireceğini" in a sentence and their english translations:

O nasıl et pişireceğini biliyor.

He knows how to cook meat.

Tom nasıl makarna pişireceğini bilmiyor.

Tom doesn't know how to cook pasta.

Tom'a nasıl yemek pişireceğini öğrettim.

I taught Tom how to cook.

Nasıl balık pişireceğini biliyor musun?

Do you know how to cook fish?

O, balığı nasıl pişireceğini sordu.

She asked how to cook the fish.

Tom nasıl spaghetti pişireceğini biliyor.

Tom knows how to cook spaghetti.

Bir yengeci nasıl pişireceğini biliyor musun?

Do you know how to cook a crab?

Bir ıstakozu nasıl pişireceğini biliyor musun?

Do you know how to cook a lobster?

Tom Mary'nin evde olacağını, yemek pişireceğini biliyordu.

Tom knew Mary would be at home, cooking.

Bana haşlanmış yumurtayı nasıl pişireceğini bilmediğini mi söylüyorsun?

Are you telling me you don't know how to cook hard-boiled eggs?

Tom nasıl yemek pişireceğini gerçekten biliyor, değil mi?

Tom really knows how to cook, doesn't he?

Keşke karım nasıl yemek pişireceğini daha iyi bilse.

I wish my wife knew how to cook better.

Tom, onun için kimin akşam yemeği pişireceğini düşündü?

Who did Tom think would cook dinner for him?

Tom, Mary'nin Çin yemeklerini nasıl pişireceğini düşünmediğini söyledi.

- Tom said he didn't think Mary knew how to cook Chinese food.
- Tom said that he didn't think Mary knew how to cook Chinese food.

Tom Mary'nin bir yumurtayı mikrodalga fırında nasıl pişireceğini kendisine öğretmesini istedi.

Tom asked Mary to teach him how to poach an egg in a microwave oven.

Gazlı pilav pişireceğini bozdum bu yüzden onun yerine indüksiyonlu pilav pişirici aldım.

I broke my gas-powered rice cooker so I got an induction rice cooker instead.