Translation of "Söylendiği" in English

0.004 sec.

Examples of using "Söylendiği" in a sentence and their english translations:

Söylendiği kadar kötü değil.

- It's not as bad as all that!
- It's not as bad as all that.
- It isn't as bad as all that.

Tom söylendiği gibi yaptı.

Tom did as instructed.

Sana söylendiği gibi yapacaksın.

You'll do as you're told.

Bana söylendiği gibi yaparım.

I do as I'm told.

Sözcüğü söylendiği gibi çıkaramazdım, olmuyordu.

I couldn't sound a word out phonetically, it just didn't work.

O, ona söylendiği gibi yaptı.

He did as he was told.

Sadece sana söylendiği gibi yap.

Just do as you're told.

Bize söylendiği gibi yapmak zorundayız.

We have to do as we're told.

Bunu bana söylendiği şekilde yapmadım.

I didn't do that the way I was told to.

Sana söylendiği gibi yapsan iyi olur.

You'd better do as you're told.

Sanırım Tom kendine söylendiği gibi yapacak.

- I think Tom will do as he's told.
- I think that Tom will do as he's told.

Ne söylendiği konusunda hiçbir fikrim yok.

I have no idea what was said.

Atasözünde de söylendiği gibi ''Vakit, nakittir.''

As the proverb says, time is money.

- Evi izlemem söylendiği için bugün dışarı çıkamam.
- Evde oturmam söylendiği için bugün dışarı çıkamam.

I can't go out today as I've been asked to watch the house.

Tom ve ben bize söylendiği gibi yaparız.

Tom and I do as we're told.

Ağzını kapalı tut ve sana söylendiği gibi yap.

Keep your mouth shut and do as you're told.

Gelmememiz söylendiği zaman, gitmek için daha da istekli oluruz.

When we are told not to come, we become all the more eager to go.

- Aynen söylendiği gibi çalışıyor.
- Tıpkı reklamı yapıldığı gibi çalışıyor.

It works exactly as advertised.

Bugün Dünya Kadınlar Günü veya erkekler tarafından söylendiği gibi, bahar temizliği!

Today is World Women's Day, or, as we men say, spring cleaning!

- Tom bunu kendine söylenildiği gibi yaptı.
- Tom bunu kendine söylendiği gibi yaptı.

Tom did that as he was told to.

Yalan bir ölümcül hastaya kalbini vermeye çalışan bir doktor tarafından söylendiği zaman affedilebilir.

Lying is forgivable when it is done by a doctor trying to give heart to a terminally ill patient.

- Sık sık söylenildiği gibi kendini yeni bir çevreye uydurmak zordur.
- Söylendiği gibi, yeni bir çevreye alışmak zordur.

As is often said, it is difficult to adjust yourself to a new environment.