Translation of "Sürdürmeye" in English

0.003 sec.

Examples of using "Sürdürmeye" in a sentence and their english translations:

İki işi sürdürmeye çalışıyor.

He is trying to maintain two jobs.

İşi sürdürmeye karar verdim.

I have decided to carry on the work.

Tom'a araba sürdürmeye çalıştım.

I tried to get Tom to drive.

Dan planını sürdürmeye karar verdi.

Dan decided to go ahead with his plan.

Mücadelemizi sürdürmeye devam etmek zorundayız.

We've got to keep on struggling.

Onun ona araba sürdürmeye niyeti yoktu.

She didn't intend to let him drive.

Kalmaya ve babasının işini sürdürmeye karar verdi.

He decided to stay and carry on his father's business.

Ev ödevini yapmayı unutmayı sürdürmeye devam et.

You keep forgetting to do your homework.

Tom o kabul ettiği sürece desteğini sürdürmeye kararlıydı.

Tom was determined to continue his support for as long as it took.

O, sakin bir ifadeyi sürdürmeye çalıştı, ama onun titreyen elleri ona ihanet etti.

He tried to maintain a calm expression, but his shaking hands betrayed him.