Translation of "Sağanak" in English

0.004 sec.

Examples of using "Sağanak" in a sentence and their english translations:

Sağanak yağmur olacak.

There's going to be a downpour.

Sağanak çok ağırdı.

The rainfall was very heavy.

Sağanak yağmura rağmen başladılar.

They started in spite of the heavy rain.

Taksiler sağanak sırasında seyrekti.

Taxis are few and far between during a rainstorm.

Bölgede yoğun sağanak bekleniyor.

Extensive rainfall is expected throughout the region.

Koşarken sağanak yağmura yakalandım.

I was caught in a shower while I was jogging.

Sağanak yağmur nedeniyle maç durduruldu.

The match was stopped due to a thunderstorm.

Sağanak dün posta dağıtımını geciktirdi.

The thunderstorm yesterday delayed the delivery of the mail.

Nehir sağanak nedeniyle çabucak taştı.

That river quickly overflowed due to the downpour.

Sağanak yağmur yağdığı için giysilerin ıslandı.

My clothes got wet because it was pouring down rain.

- Sağanak yağışlardan sonra, nehir kendi kıyılarının dışına taştı.
- Sağanak yağışlardan sonra nehir yatağından taştı.

After the heavy rains, the river overflowed its banks.

Okuldan eve giderken bir sağanak yağmura yakalandım.

I was caught in a shower on my way home from school.

Sağanak yağışa rağmen hastanedeki dostunu ziyaret etti.

In spite of the heavy rain, he visited his friend in the hospital.

- Bir sağanak yağdı.
- Şiddetli bir yağmur yağdı.

A heavy rain fell.

Atlar gergin ki bu gece sağanak olabilir.

The horses are nervous that there might be a thunderstorm tonight.

Geçen haftanın sağanak yağışları nedeniyle su baskınımız vardı.

We had flooding because of last week's heavy rains.

Biz sağanak yağmurda benzin istasyonuna kadar tüm yolu gittik.

We went all the way to the service station in torrential rain.

Sağanak yağmur nedeniyle tamamen ıslandım. Arabanla gelip beni alır mısın?

I'm completely wet because of the heavy rain. Will you come and pick me up with your car?

Sabah hava durumu daha sonra gün içinde gök gürültülü sağanak yağışı öngördü.

The morning forecast predicted thunder showers later in the day.

Gece boyu süren sağanak yağış, mahsur kalan feribottaki kazazedeleri kurtarma çalışmalarına sekte vurdu.

Heavy rain throughout the night has hampered efforts to rescue survivors from the stricken ferry.

- Sabah ağır bir yağmur vardı.
- Sabahleyin yoğun bir yağmur vardı.
- Sabahleyin sağanak yağmur vardı.

In the morning, there was a heavy rain.

- Bardaktan boşanırcasına yağmur yağıyor.
- Sağanak şeklinde yağmur yağıyor.
- Şakır şakır yağmur yağıyor.
- Fena yağmur yağıyor.
- Tufan gibi yağmur yağıyor.
- Gök delinmiş gibi yağmur yağıyor.

- It's raining cats and dogs.
- It's raining very hard.
- It is raining cats and dogs.
- It's lashing.
- It's pissing down.
- It's raining cats and dogs!