1. Home
  2. Translation in context
  3. Turkish-English
  4. Vaftiz

Translation of "Vaftiz" in English

0.004 sec.

Examples of using "Vaftiz" in a sentence and their english translations:

Vaftiz anan kim?

Who is your godmother?

Sami vaftiz edildi.

Sami has been baptized.

Çocuk zaten vaftiz edilir.

The child is already baptized.

O, benim vaftiz annemdir.

She's my godmother.

Ebeveynlerim beni vaftiz etmedi.

My parents did not baptize me.

James onun vaftiz ismi.

James is his Christian name.

Onların çocukları bugün vaftiz edilecek.

Their children will be christened tomorrow.

Kız kardeşim, kızımın vaftiz annesidir.

My sister is my daughter's godmother.

Ben senin vaftiz adını biliyorum.

- I know your first name.
- I know your Christian name.

Ne sıklıkta vaftiz ebeveynlerini görürsün?

How often do you see your godparents?

O kırmızı gömleği bana vaftiz babam verdi.

My godfather gave me that red shirt.

Birçoğu Ürdün nehri'nde Yahya tarafından vaftiz edildi.

Many were baptized by John in the Jordan River.

İsa, Ürdün nehri'nde Yahya tarafından vaftiz edildi.

Jesus was baptized by John in the Jordan River.

İsa, Yahya tarafından vaftiz edilmek için Ürdün'e geldi.

Jesus came to the Jordan to be baptized by John.

Sonra İsa, Yahya tarafından vaftiz edilmek için Celile'den Ürdün'e geldi.

Then Jesus came from Galilee to the Jordan to be baptized by John.

Suyla vaftiz etmem için beni gönderen kişinin bana söylediğinin haricinde...

Except that the one who sent me to baptize with water told me...

- Ruhun geldiğini ve kaldığını gördüğün adam Kutsal Ruhla vaftiz edecek olandır.
- Ruhun kimin üzerine inip durduğunu görürsen, Kutsal Ruh'la vaftiz eden odur.

The man on whom you see the Spirit come down and remain is he who will baptize with the Holy Spirit.

Sovyetler zamanında Baptistler tutuklanmamak için ormanda gece vakti vaftiz olmaya mecbur kalıyordu.

During Soviet times, Baptists resorted to being baptized at night in the forest to avoid being arrested.