Translation of "Vereceksiniz" in English

0.016 sec.

Examples of using "Vereceksiniz" in a sentence and their english translations:

Nasıl hastalık, emekli maaşı vereceksiniz?

How will you pay their pension?

Oyuncak bebeğinize ne isim vereceksiniz?

What are you going to name your doll?

Ne yapacağınıza ve yapmayacağınıza nasıl karar vereceksiniz?

How do you decide what to do and what not to do?

Size böyle hakaret etmesine izin mi vereceksiniz?

Are you going to let her insult you like that?

Bu insanları ne yapacaksınız, nasıl sosyal güvenlik vereceksiniz?

What will you do and how will you give social insurance to them?

- Kendinizi yaralayacaksınız.
- Bir tarafınızı sakatlayacaksınız.
- Kendinize zarar vereceksiniz.

You're going to hurt yourselves.

Ama bunu yapmanın birkaç farklı yolu var. Buna siz karar vereceksiniz.

But there's a couple of different ways I can do this. And you're gonna choose which.

- Ama neyin önemli olup olmadığına nasıl karar vereceksin?
- Ama neyin önemli olup olmadığına nasıl karar vereceksiniz?

But how are you going to decide what is important, and what isn't?