Translation of "öldürmek" in French

0.006 sec.

Examples of using "öldürmek" in a sentence and their french translations:

- Seni öldürmek istemiyorum.
- Sizi öldürmek istemiyorum.
- Seni öldürmek istemem.
- Sizi öldürmek istemem.

Je ne veux pas te tuer.

- Onlar beni öldürmek istiyor.
- Beni öldürmek istiyorlar.

- Elles veulent me tuer.
- Ils veulent me tuer.

- Sen beni öldürmek istiyorsun.
- Beni öldürmek istiyorsunuz.

- Tu veux me tuer.
- Vous voulez me tuer.

- Beni öldürmek istiyor.
- O beni öldürmek istiyor.

Elle veut me tuer.

Birini öldürmek istiyorum.

J'ai envie de tuer quelqu'un.

Onu öldürmek istemedim.

Je n'avais pas l'intention de le tuer.

İkisini öldürmek üzereydi!

Il a failli les tuer tous les deux !

Beni öldürmek istiyor.

Elle veut me tuer.

Kimseyi öldürmek istemiyorum.

Je ne veux tuer personne.

Sizi öldürmek için geldim.

Je suis venu pour vous tuer.

O beni öldürmek üzere.

Elle est sur le point de me tuer.

Onu öldürmek için geldim.

Je suis venu pour le tuer.

O kendini öldürmek üzereydi.

Elle était sur le point de se tuer.

Tom Mary'yi öldürmek istiyor.

Tom veut tuer Mary.

O öldürmek için giyinmişti.

Elle était habillée pour tuer.

O beni öldürmek istiyor.

Il veut me tuer.

Kralı öldürmek için komplo yapıyorlar.

Ils complotent pour assassiner le roi.

Tom onu öldürmek istemediğini söylüyor.

Tom dit qu'il n'avait pas l'intention de la tuer.

Mary onu öldürmek istemediğini söylüyor.

Marie dit qu'elle n'avait pas l'intention de le tuer.

Ben şimdi seni öldürmek istiyorum.

J'ai envie de te tuer, là, maintenant.

Neden biri seni öldürmek istiyor?

- Pourquoi quiconque voudrait vous tuer ?
- Pourquoi quiconque voudrait te tuer ?

Onu öldürmek için, ona saldırdı.

L'homme l'a agressée avec l'intention de la tuer.

Sanırım Tom kendini öldürmek istiyor.

Je pense que Tom veut se tuer.

Tom öldürmek zorunda olduğunu düşünüyor.

Tom souhaite sa mort.

Tom'un niyeti Mary'yi öldürmek değildi.

Tom ne voulait pas tuer Mary.

Tom kendini öldürmek istediğini söyledi.

Tom a dit qu'il voulait se tuer.

Ben zaman öldürmek için bakıyordum.

Je cherchais à tuer le temps.

Bu yüzden mi beni öldürmek istiyorsun?

- Est-ce pour cela que tu veux me tuer ?
- Est-ce pour cela que vous voulez me tuer ?

Neden biri beni öldürmek istesin ki?

Pourquoi quelqu'un voudrait me tuer ?

Kocasını öldürmek için bir plan yaptı.

Elle a élaboré un plan pour tuer son mari.

- Seni öldürmek istedim.
- Sizi öldurmek istedim.

Je voulais te tuer.

Sana anlatırsam seni öldürmek zorunda kalırım.

- Si je te le disais, je devrais te tuer.
- Si je vous le disais, je devrais vous tuer.

Zaman öldürmek için bazı video oyunları oynayalım.

Jouons à des jeux video pour passer le temps.

Adam onu öldürmek niyeti ile ona saldırdı.

L'homme l'a attaquée avec l'intention de la tuer.

Ben zaman öldürmek için bir dergi okudum.

Je lus un magazine pour tuer le temps.

Ha ha ha! Tüm sinekleri öldürmek mi istiyorsun?

- Ha ha ha ! Tu veux tuer toutes les mouches ?
- Ha ha ha ! Vous voulez tuer toutes les mouches ?

Asla bir sineği öldürmek için bir top kullanma.

Ne jamais utiliser de canon pour tuer une mouche.

- Müslümanlar, tüm gayrimüslimleri öldürmek isteyen aşırılık yanlıları gibi canlandırılıyor.
- Müslümanlar kendilerinden olmayan herkesi öldürmek isteyen radikal kimselermiş gibi lanse ediliyor.

Les musulmans sont dépeints comme des extrémistes qui veulent tuer tous les non-musulmans.

O seni öldürmek ya da yaşamana izin vermek bana kalmış!

Que je te tue ou que je te laisse en vie dépend de moi !

Tom ve Mary, hayat sigortası için Tom'un babasını öldürmek amacıyla kumpas kuruyorlardı.

Tom et Marie planifiaient de tuer le père de Tom pour l'argent de l'assurance-vie.