Translation of "Olacaktır" in French

0.011 sec.

Examples of using "Olacaktır" in a sentence and their french translations:

Iyi olacaktır.

vous la remplissez…

Sonuçlar olacaktır.

- Il va y avoir des conséquences.
- Il y aura des conséquences.

Ve yanıltıcı olacaktır.

et illusoire.

Birçok şey olacaktır.

Elle a un énorme potentiel.

Bir sorun olacaktır.

Il y aura un problème.

Bu yeterli olacaktır.

- Ça sera assez.
- Ça sera suffisant.

Plan başarılı olacaktır.

Le plan fonctionnera.

Gökyüzü mavi olacaktır.

Le ciel sera bleu.

Büyük bir mesafe olacaktır

il y aura une grande distance

Önümüzdeki kış sert olacaktır.

L’hiver sera rude.

Şimdiye kadar orada olacaktır.

Je pense qu'elle doit être arrivée maintenant.

Bizim zafer ebedi olacaktır.

Notre gloire sera éternelle.

O şüphesiz başarılı olacaktır.

Il réussira sans aucun doute.

Aynı kalite ve etkinlikte olacaktır.

dans les pays développés ou dans les pays du tiers monde.

Mutluluğumuz koşulların keyfine kalmış olacaktır.

Ce sera au gré des circonstances.

Arkadaşlarınızı savunmanız daha kolay olacaktır.

il est plus facile pour vous de promouvoir les alliés.

Onun hikayesi gittikçe ilginç olacaktır.

Son histoire sera de plus en plus intéressante.

O iyi bir eş olacaktır.

Elle fera une bonne épouse.

Çalışkan kişi hayatta başarılı olacaktır.

Une personne travailleuse réussira dans la vie.

O, iyi bir koca olacaktır.

Il sera un bon mari.

Burası tünelin başlangıç ​​noktası olacaktır.

Cet endroit sera le point de départ du tunnel.

Şu an için yeterli olacaktır.

Ce sera suffisant pour le moment.

Demokrasi uzun vadede muzaffer olacaktır.

La démocratie vaincra à long terme.

Her zaman bana uygun olacaktır.

N'importe quel moment me conviendra.

Tom her an burada olacaktır.

Tom va arriver d'ici quelques minutes.

Bunların nadir ve değerli çıktıları olacaktır

afin de produire un résultat rare et inestimable,

Bu, geceyi geçirmek için yeterli olacaktır.

Ça devrait aller pour passer la nuit.

öğretmenler gelecek nesil sizin eseriniz olacaktır

les enseignants de la prochaine génération seront votre chef-d'œuvre

Doğum günün için bir bisikletin olacaktır.

Vous recevrez une bicyclette pour votre anniversaire.

Öylesine bir plan kesin başarısız olacaktır.

Un tel projet est voué à l'échec.

O, on dakika içinde burada olacaktır.

Il sera là dans dix minutes.

Ona rica ederseniz, size yardımcı olacaktır.

Si tu lui demandes, il t'aidera.

Yaşam olduğu sürece umut da olacaktır.

Tant qu'il y a de la vie, il y a de l'espoir.

Yanlış anlaşılabilen herhangi bir şey olacaktır.

Tout ce qui peut être mal compris le sera.

Toplumda konuşmak onun için zor olacaktır.

Ce sera difficile pour lui de parler en public.

Pervasız sürüş bir kazaya neden olacaktır.

La conduite inconsidérée provoquera un accident.

Onu yapmak kötü bir fikir olacaktır.

Faire cela serait une mauvaise idée.

Soruna sebep olan sorunun kurbanı olacaktır.

- Qui sème le vent, récolte la tempête.
- Celui qui cause des problèmes aura des problèmes.
- Celui qui cause des ennuis aura des ennuis.

Bu, hayatımın en iyi anılarından biri olacaktır.

Ça sera l'un des meilleurs souvenirs de ma vie.

Bu sözlük sizin için çok yardımcı olacaktır.

- Ce dictionnaire te sera très utile.
- Ce dictionnaire vous sera très utile.
- Ce dictionnaire vous sera grandement utile.
- Ce dictionnaire te sera d'un grand secours.

Kamera en az $500'a mal olacaktır.

L'appareil-photo coûtera au moins 500 dollars.

İnsanlık nükleer enerjinin barışçıl kullanımında başarılı olacaktır.

L'humanité parviendra à utiliser pacifiquement l'énergie nucléaire.

Uygun şekilde kullanılırsa, belirli zehirler yararlı olacaktır.

Utilisés convenablement, certains poisons s’avéreront bénéfiques.

Yeni yolun tepede yaşayan insanlara faydası olacaktır.

La nouvelle route profitera aux gens qui vivent dans les collines.

Bu basit ipuçları evinizi düzenlemenize yardımcı olacaktır.

Ces conseils simples vous aideront à désencombrer votre maison.

Umarım ölümlerin sayıları mümkün olduğunca düşük olacaktır.

J'espère qu'il y aura le moins de morts possible.

Belki de geleceğin sosyal medyası daha iyi olacaktır.

Donc peut-être que les réseaux sociaux du futur seront meilleurs.

Kurtarma ekibi çağırmaktan başka çok az seçeneğiniz olacaktır.

Vous n'aurez pas d'autre choix que d'appeler les secours.

Pek çok insanın uykusu için bu optimal olacaktır.

Ce sera optimal pour le sommeil de la majorité des gens.

şu an sahip olduğumuzdan çok daha iyi olacaktır.

ça sera mieux que ce que nous avons maintenant.

Sizi hasta edebilecek bir sürü şeyle dolu olacaktır.

Elle doit contenir plein de saletés qui rendent malade.

Bu pek hoş kokmayacak ama serinlememe yardımcı olacaktır.

ça ne sentira pas super, mais ça me rafraîchira.

İnsanlık nükleer enerjiyi barışçıl biçimde kullanarak başarılı olacaktır.

L'humanité parviendra à utiliser pacifiquement l'énergie nucléaire.

Her zaman savaş vardı ve her zaman olacaktır.

La guerre a toujours existé et elle existera toujours.

- En azından eğlenceli olacak.
- Hiç değilse eğlenceli olacaktır.

Ça sera distrayant, à défaut d'autre chose.

Bu havanın devam edip etmeyeceğini görmek ilginç olacaktır.

Il sera intéressant de voir si le temps continue comme ça.

Yarından itibaren, bu e-posta adresi geçersiz olacaktır.

À compter de demain, cette adresse électronique ne sera plus valable.

"Bir dönüş bileti Paris-Toulouse ..." "Bu 40,37 € olacaktır."

« Un aller-retour Paris-Toulouse… » « Ça fera quarante euros et trente-sept centimes. »

Belki bu onun için tam olarak aynı olacaktır.

Peut-être que ce sera la même chose pour lui.

Yarının toplam güneş tutulması, güney yarımküreden görünür olacaktır.

L'éclipse totale du Soleil de demain sera visible depuis l'hémisphère sud.

Uluslararası bir dil insanlık için en faydalı olacaktır.

Une langue internationale serait d'une énorme utilité pour l'humanité.

Uzun bir yaşam için bu çok daha yararlı olacaktır.

si vous combattez le tigre ou si vous courez très très vite.

Sadece birkaç Türk hikayeyi anlatabilecek kadar canlı kalabilmiş olacaktır

Peu de Turcs réussirent à traverser vivants le Danube et à raconter leur déroute.

Ev kedisi büyüklüğündeki dişi kolugo doyurucu bir yemek olacaktır.

De la taille d'un chat domestique, elle ferait un bon repas.

Görevi, gelecekteki iniş yerleri için Ay'ın yüzeyini incelemek olacaktır.

Son travail serait d'étudier la surface de la Lune pour les futurs sites d'atterrissage.

Böyle bir ekonomik program yoksulların pahasına zenginlere yardımcı olacaktır.

Un tel programme économique va aider les riches aux dépens des pauvres.

Bunun sonsuza kadar sürmeyeceğini bilmek insanlara güven verici olacaktır.

car cela rassurerait les gens de savoir que cela ne durera pas une éternité.

İyi bir arkadaş iyi ve kötü günde yanında olacaktır.

Un vrai ami sera à tes côtés dans les bons moments comme dans les mauvais.

Saatler bu hafta sonu bir saat geri alınmış olacaktır.

Cette semaine, les montres seront reculées d'une heure.

Onun gibi biri için başkanlık seçimini kazanmak kolay olacaktır.

Pour quelqu'un comme lui, ça sera facile de gagner les élections présidentielles.

Bu riskli dinlenme yeri jeladaları karanlığın tehlikelerinden korumaya yeterli olacaktır.

Ce lieu de repos précaire devrait suffire à protéger les géladas des dangers des ténèbres.

Güneş yaklaşık 5 milyar yıl içinde kırmızı bir dev olacaktır.

Le soleil deviendra une géante rouge dans à peu près cinq milliards d'années.

Her zaman asla öğrenemeyeceğim şeyler olacaktır, benim önümde sonsuzluğum yok.

Il y aura toujours des choses que je n'apprendrai jamais, je n'ai pas l'éternité devant moi !

- O, iyi bir koca olacaktır.
- O iyi bir koca olacak.

Il sera un bon mari.

İyi bir espri anlayışı zor dönemlerle başa çıkmana yardımcı olacaktır.

- Un bon sens de l'humour vous aidera à affronter les moments difficiles.
- Un bon sens de l'humour t'aidera à surmonter des lendemains difficiles.

- Yaşam olduğu sürece umut da olacaktır.
- Hayat varken ümit vardır.

Tant qu'il y a de la vie, il y a de l'espoir.

Bu çok uzun süre işe yaramayacaktır ama biraz olsun yardımcı olacaktır.

Ça ne durera pas longtemps, mais ça va m'aider un peu.

Ancak dikkatli olun, çok fazla oyunuz varsa, oy pusulası geçersiz olacaktır.

Mais attention, si vous avez trop de votes, le bulletin de vote sera invalide.

Uykudan sonra Tom eminim daha iyi bir ruh hali içinde olacaktır.

Ayant dormi, Tom sera sûrement de meilleure humeur.

Tom, ki o naziktir, benim için herhangi bir şey yapmaktan memnunu olacaktır.

Tom, qui est gentil, sera heureux de faire quoi que ce soit pour moi.

Eğer demliğe biraz daha çay yaprakları koyarsan, çayın tadı daha iyi olacaktır.

Si vous mettez plus de feuilles de thé dans la bouilloire, le thé aura meilleur goût.

Ama o dağlardan uzak durmak gerekir. Orası havanın en kötü olduğu yer olacaktır.

mais on veut les éviter. C'est là que le temps sera le pire.

Iğne ve minik tüylerle kaplı, yaşlı bir altınfıçı kaktüsüne göre çok daha kolay olacaktır.

que de ce vieux cactus baril couvert d'épines et de poils fins.

- Yaşam olduğu sürece umut da olacaktır.
- Hayat varken ümit vardır.
- Hayat varken umut var.

Tant qu'il y a de la vie, il y a de l'espoir.

Uzaya fırlatılması için inanılmaz derecede büyük bir rokete ihtiyacı olacaktır. Von Braun, uzay aracını parçalar halinde

nécessaires pour le voyage aurait besoin d'une fusée incroyablement énorme pour se lancer dans l'espace.

Ve bunların üstesinden gelen olağanüstü insanları incelediği için bir sonraki adım için harika bir yer olacaktır .

le Moonshot est confronté et les personnes extraordinaires qui les ont surmontés.

- Yarından itibaren bu e-posta adresi adresi geçersiz olacak.
- Yarından sonra bu e-posta adresi geçersiz olacaktır.

- À partir de demain, cette adresse email sera invalide.
- À partir de demain, cette adresse électronique sera invalide.

Ama biliyorsunuz, tüm bu cümleleri toplamak ve kendimiz için saklamak hazin olacaktır. Ki Tatoeba'nın açık olmasının nedeni budur. Bizim kaynak kodumuz açıktır. Bizim bilgimiz açıktır.

Mais vous savez, il serait triste de collecter toutes ces phrases et de les garder pour nous. Parce qu'il y a tellement de choses qu'on peut faire avec elles. C'est pourquoi Tatoeba est ouvert. Notre code source est ouvert. Nos données sont ouvertes.