1. Home
  2. Translation in context
  3. Turkish-French
  4. Piyanist

Translation of "Piyanist" in French

0.004 sec.

Examples of using "Piyanist" in a sentence and their french translations:

O bir piyanist.

Elle est pianiste.

Miho bir piyanist.

Miho est pianiste.

Tom bir piyanist.

Tom est pianiste.

Martha, mükemmel bir piyanist.

Martha est une excellente pianiste.

O bir piyanist oldu.

- Il est devenu pianiste.
- Il devint pianiste.

Genç piyanist halkı şaşırttı.

Le jeune pianiste a surpris le public.

En sevdiğiniz piyanist kimdir?

Quel est ton pianiste préféré ?

- Onun oğlu ünlü bir piyanist oldu.
- Oğlu ünlü bir piyanist oldu.

Son fils est devenu un pianiste renommé.

- Onun bir piyanist olan bir kızı var.
- Piyanist bir kızı var.

Elle a une fille qui est pianiste.

Onun annesi harika bir piyanist.

Sa mère est une excellente pianiste.

Kız kardeşim iyi bir piyanist oldu.

Ma sœur est devenue une bonne pianiste.

Karısı piyanist olan bir arkadaşım var.

J'ai un ami dont la femme est pianiste.

Bir piyanist olarak o benim çok üzerimde.

En tant que pianiste, il est bien meilleur que moi.

Her insan bir iyi bir piyanist olamaz.

Tout le monde ne peut pas être un bon pianiste.

O iyi bir piyanist olmak için büyüyecek.

Elle va devenir une excellente pianiste.

O, olağanüstü yetenekli piyanist olarak kabul edilirdi.

Il était considéré comme un pianiste extraordinairement doué.

Babası ünlü bir piyanist olan bir arkadaşım var.

J'ai un ami dont le père est un pianiste connu.

Ben onun bir piyanist olması dışında onun hakkında hiçbir şey bilmiyorum.

Je ne sais rien à son sujet, si ce n'est qu'elle est pianiste.

Onun biri piyanist ve diğeri bir viyolacı olan iki kızı vardır.

Il a deux filles, l'une est pianiste, l'autre violoniste.