Translation of "çıkartmaya" in German

0.006 sec.

Examples of using "çıkartmaya" in a sentence and their german translations:

Sami kıyafetlerimi çıkartmaya başladı.

Sami fing an, mir die Kleider auszuziehen.

Onu bir şekilde dışarı çıkartmaya çalışacağız.

Wir müssen sie irgendwie da rausholen.

Tom hala Mary'yi onunla dışarı çıkartmaya çalışıyor.

Tom versucht noch immer, Maria dazu zu bringen, mit ihm auszugehen.

- Tom Mary'yi kabuğundan çıkartmaya çalıştı.
- Tom Mary'nin çekingenliğini yenmesine yardımcı olmaya çalıştı.

Tom versuchte, Maria dazu zu bewegen, aus sich herauszukommen.

Kazalım mı? Yoksa geri dönüp biraz su alarak onu oradan çıkartmaya mı çalışayım?

Sollen wir sie ausgraben? Oder sollen wir zurückgehen, Wasser holen und versuchen, sie herauszuspülen?