1. Home
  2. Translation in context
  3. Turkish-German
  4. Kalıcı

Translation of "Kalıcı" in German

0.004 sec.

Examples of using "Kalıcı" in a sentence and their german translations:

Muhtemelen kalıcı.

wahrscheinlich dauerhaft.

Onlar kalıcı korkuyla yaşıyorlar.

Sie leben in ständiger Angst.

O şarkı akılda kalıcı.

Das Lied ist ein Ohrwurm.

Herkes kalıcı barış istiyor.

Jeder möchte dauerhaften Frieden.

Hiçbir ağrı kalıcı değildir.

Kein Schmerz ist von Dauer.

Zihnimizdeki bu kalıcı huzur halini

Wie kultivieren wir

Tom çok kalıcı, değil mi?

Tom ist äußerst hartnäckig, nicht wahr?

Kaza onu kalıcı felç bıraktı.

Nach dem Unfall war er dauerhaft gelähmt.

Bu senin kalıcı kaydına gidiyor.

Das wird als dauerhafter Vermerk in Ihre Akten eingetragen.

Bu, yoksulluğun kalıcı iz bıraktığı ve

Armut hinterlässt eine anhaltende Narbe.

Sigara içmeyi kalıcı olarak bıraktın mı?

Hast du das Rauchen endgültig aufgegeben?

Bankerin maaş kesintisi geçiciydi, kalıcı değil.

Die Gehaltskürzung des Bankkaufmanns war befristet, nicht dauerhaft.

Geçiciden daha kalıcı hiçbir şey yoktur.

Nichts ist so dauerhaft wie das Vorübergehende.

Şarap halı üzerinde kalıcı bir leke bıraktı.

Der Wein hinterließ einen bleibenden Fleck auf dem Teppich.

Alplerin manzarası bende kalıcı bir izlenim bıraktı.

Die Alpenlandschaft hinterließ bei mir einen bleibenden Eindruck.

Bu şarkının akılda kalıcı bir ezgisi var.

Dieses Lied ist ein Ohrwurm.

Bu kitap onun üzerinde kalıcı bir izlenim bıraktı.

Dieses Buch hat einen bleibenden Eindruck bei ihr hinterlassen.

Geçici bir çözümden daha kalıcı bir şey yoktur.

Nichts ist so dauerhaft wie ein Provisorium.

1982'de Utah'da ilk kalıcı yapay kalp transplantını aldığında

1982 in Utah das erste permanente künstliche Herz erhielt,

Tüm dünyadaki kurumlar Çin'i bu yasağı kalıcı hale getirmeye zorluyor.

Organisationen auf der ganzen Welt haben China gedrängt, das Verbot dauerhaft zu machen.

Bayan Brown, o uygun şekilde yemek yemezse, kalıcı kilolu olacağı konusunda Beth'i uyardı.

Frau Brown warnte Beth, dass sie, falls sie nicht ordentlich esse, dauerhaft übergewichtig sein werde.