Translation of "Kendinizi" in German

0.010 sec.

Examples of using "Kendinizi" in a sentence and their german translations:

Kendinizi savunun.

- Verteidigt euch.
- Verteidigen Sie sich.

Kendinizi savunun!

Verteidige dich!

Kendinizi tanıtın!

Identifizieren Sie sich!

Kendinizi açıklayın.

Erklären Sie sich.

Kendinizi yıpratmayın.

Verausgabe dich nicht.

Kendinizi küçümsemeyin.

- Unterschätzt euch nicht.
- Unterschätzen Sie sich nicht.

- Kendinizi kandırmayın.
- Kendinizi aptal yerine koymayın.

- Mach dir nichts vor.
- Macht euch nichts vor.
- Machen Sie sich nichts vor.

...kendinizi ileriye itin.

um mich nach vorne zu stoßen.

Kendinizi kontrol etmelisiniz.

- Du musst dich beherrschen.
- Sie müssen sich beherrschen.

Kendinizi kontrol edin.

- Beherrscht euch.
- Beherrschen Sie sich.

Kendinizi şanslı sayabilirsiniz!

Du kannst von Glück sagen!

Kendinizi ne sanıyorsunuz?

Was glauben Sie, wer Sie sind?

Sadece kendinizi aldatıyorsunuz.

Ihr macht euch nur etwas vor.

Davetsiz misafirler, kollayın kendinizi.

Eindringlinge aufgepasst!

Kendinizi hasta hissediyor musunuz?

- Fühlst du dich krank?
- Fühlen Sie sich krank?

Kendinizi aptal yerine koymayın.

Mache dir nichts vor!

Nefesinizi tutarak kendinizi öldüremezsiniz.

Du kannst dich nicht umbringen, indem du den Atem anhältst.

Kendinizi tanıtmanıza gerek yok.

Es ist nicht nötig, dich vorzustellen.

- Kendini kullandırtma.
- Kendinizi kullandırtmayın.

- Lass dich nicht ausnutzen!
- Lasst euch nicht ausnutzen!
- Lassen Sie sich nicht ausnutzen!

Kendinizi göreve adamak zorundasınız.

Du musst dich der Aufgabe wirklich widmen.

kendinizi farklılaştırmazsınız ve muhtemelen sıkışmışsınız.

unterscheiden Sie sich nicht von ihnen und stecken wahrscheinlich fest.

"Ne olursa olsun kendinizi sevin!"

"Liebe dich selbst, komme, was da wolle!"

Kendinizi bıkkın ve hoşnutsuz hissedersiniz

Man fühlt sich frustriert und unzufrieden

Eğer gerçekten kendinizi halsiz hissediyorsanız,

Wenn Sie sich wirklich träge fühlen,

Şimdi bu cümlelerle kendinizi tanıtın!

Nun stelle dich selbst mit diesen Sätzen vor!

Kendinizi benim tutsaklarım olarak düşünün.

- Betrachtet euch als meine Gefangenen!
- Betrachten Sie sich als meine Gefangenen!

Bir anda kendinizi dersin ortasında bulabiliyorsunuz

plötzlich kannst du dich mitten in der Klasse wiederfinden

Girin ve kendinizi evinizde gibi hissedin.

Komm rein und fühl dich wie zu Hause.

- Kendini nasıl tanımlarsın?
- Kendinizi nasıl tanımlarsınız?

- Wie würdest du dich beschreiben?
- Wie beschriebest du dich?

- Kendinizi kandırmayın.
- Kendini aldatma.
- Kendini kandırma.

Mach dir nichts vor.

Beş yıl içinde kendinizi nerede görüyorsunuz?

Wo siehst du dich in fünf Jahren?

Şimdi, kendinizi bu cümleleri kullanarak tanıtın!

Nun stelle dich selbst mit diesen Sätzen vor!

- Kendinizi başkalarıyla karşılaştırmayın.
- Kendini başkalarıyla karşılaştırma.

- Vergleichen Sie sich nicht mit anderen.
- Vergleicht euch nicht mit anderen.

İkinci başa çıkma stratejisi ise kendinizi affetmek

Die zweite Bewältigungsstrategie ist es, sich selbst zu verzeihen --

Acıkmaya başladığınızda, kendinizi güçsüz hissetmek nasıldır bilirsiniz.

Und du kennst das sicher, bekommt man Hunger, dann schwinden die Kräfte.

Acıkmaya başladığınızda kendinizi güçsüz hissetmek nasıldır bilirsiniz.

Du kennst das sicher, bekommt man Hunger, schwinden die Kräfte. 

Sadece siz kendinizi bu kadar çok önemsiyorsunuz

Nur du kümmerst dich so sehr um dich

İlk önce kendinizi yaklaşık 3 dakika tanıtın.

Verwenden Sie zunächst einmal circa drei Minuten darauf, sich vorzustellen.

Kendinizi yukarı çekip saplayın, onu yakalayıp zemine yapıştırın.

Ich muss hochspringen. Zack! In den Boden rammen.

kendinizi mümkün olduğunca bu tarafa yakın tutmaya çalışmalısınız.

geht es darum, so sehr wie menschenmöglich auf dieser Seite zu bleiben.

İnsanları aldatmak yanlıştır, fakat kendinizi aldatmak daha kötü.

Es ist schlimm, andere Menschen zu betrügen, aber noch schlimmer, sich selbst zu betrügen.

Yani siz bir ressam olsanızda kendinizi pazarlamayı bilmeniz gerek

Selbst wenn Sie Maler sind, müssen Sie wissen, wie Sie sich vermarkten können

Bütün gün kendinizi eve kapamak sağlığınız için iyi değildir.

Es ist nicht gut für deine Gesundheit, dich den ganzen Tag selbst einzuschließen.

Kendinizi kayan kumda bulduğunuzda, hareket etmezseniz daha yavaş batarsınız.

Wenn du in Treibsand gerätst, sinkst du langsamer, wenn du dich nicht bewegst.

Kendinizi adayacak ve kendinizden emin bir şekilde sürekli ileri gideceksiniz.

Totaler Einsatz und immer positiv auf das Ziel zugehen.

Evde kalmak, kendinizi izole etmek ve dış dünyayla sıfır kontakta bulunmak.

Bleib Zuhause, isolier dich, und hab null Kontakt zur Außenwelt.

Ellerinizi düzenli olarak yıkamak kendinizi hastalıklardan korumak için iyi bir yoldur.

Regelmäßig die Hände zu waschen ist ein guter Weg, sich vor Krankheiten zu bewahren.

Kendinizi böyle bir durumda bulursanız tahliye ekibi çağırmaktan başka şansınız yok demektir.

In so einer Situation bleibt einem nichts anders übrig, als das Notfall-Team zu rufen.

Ya da kendinizi onun yerine koyarsınız ve buna da Spekülatif İz Sürme denir.

Oder man denkt wie sie und das wird spekulative Spurensuche genannt.

Kendinizi sadece hareket etmeyi değil aynı zamanda düşünmeyi mümkün kılan bir statüye sokun.

Bringe dich in einen Status, der dir erlaubt, nicht nur zu handeln, sondern auch zu denken.

- Eşiniz sizi terk etse nasıl hissedersiniz?
- Karınız sizi terk etseydi kendinizi nasıl hissederdiniz?

Wie würdest du dich fühlen, wenn dich deine Frau verließe?

Bu yüzden kendinizi ve çevrenizdekileri Covid-19'dan korurken amaç riski tamamen elimine etmek değil

Also ist das Ziel, um dich und andere vor Covid-19 zu schützen, nicht, das Risiko komplett auszulöschen -