Translation of "Uzandı" in German

0.007 sec.

Examples of using "Uzandı" in a sentence and their german translations:

Tom sırtüstü uzandı.

Tom legte sich auf den Rücken.

O, yatağa uzandı.

- Er legte sich auf das Bett.
- Er legte sich aufs Bett.

O, kitaba uzandı.

Er langte nach dem Buch.

O, tabancaya uzandı.

- Er griff nach seiner Pistole.
- Er hat nach seiner Pistole gegriffen.

Mary çantasına uzandı.

Maria langte in ihre Tasche.

Bankın üzerine uzandı.

Er liegt auf der Bank.

Tom kılıcına uzandı.

Tom griff nach seinem Schwert.

Tom cüzdanına uzandı.

Tom griff nach seiner Brieftasche.

Tom çantasına uzandı.

Tom griff in seine Tasche.

O, çime uzandı.

Sie legte sich auf das Gras.

O sırtüstü uzandı.

Er legte sich auf den Rücken.

Tom yatağa uzandı.

Tom legte sich auf das Bett.

Tom yere uzandı.

Tom lag flach auf dem Boden.

Birdenbire, yüzeye doğru uzandı.

Plötzlich… …griff er nach der Oberfläche.

Bütün gece uyumadan uzandı.

Er lag die ganze Nacht wach.

Tom şeker kasesine uzandı.

Tom langte nach der Zuckerdose.

Kadın masadaki bıçağa uzandı.

Die Frau reichte nach dem Messer auf dem Tisch.

Tom paltosunun cebine uzandı.

Tom fasste in seine Manteltasche.

O, havuzun yanında uzandı.

- Sie räkelte sich am Pool.
- Sie räkelte sich am Schwimmbecken.

- O sırt üstü uzandı.
- Sırtüstü yatıyordu.
- Sırtüstü uzandı.
- Arkasına yaslandı.

Er legte sich auf den Rücken.

Gözleri açık şekilde yatağa uzandı.

Sie lag mit offenen Augen auf dem Bett.

Tom üst raftaki sözlüğe uzandı.

Tom langte nach dem Wörterbuch ganz oben im Regal.

Tom bitişik masadaki şekere uzandı.

Tom langte nach dem Zucker, welcher auf dem Nachbartische stand.

Tom pijamalarını giyip yatağa uzandı.

Tom zog seinen Schlafanzug an und kroch ins Bett.

Masanın üzerinden uzandı ve elimi sıktı.

- Er griff über den Tisch und schüttelte meine Hand.
- Er gab mir über den Tisch hinweg einen Händedruck.

Tom odasına geri gitti ve uzandı.

Tom ging zurück in sein Zimmer und legte sich hin.

Mary plaj havlusuna uzandı ve uykuya daldı.

Maria legte sich lang auf ihr Strandtuch und schlief ein.

Mary havuzun yanındaki bir şezlong üzerinde uzandı.

Maria räkelte sich am Schwimmbecken auf einem Liegestuhl.

Bitirdiği an, o, bir şekerleme için uzandı.

Kaum war sie fertig, legte sie sich für ein Nickerchen hin.

Tom çuvala uzandı ve biraz madeni para çıkardı.

Tom griff in den Sack und zog einige Münzen heraus.

Tom cebine uzandı ama arabasının anahtarları orada değildi.

Tom fasste in seine Tasche, doch seine Autoschlüssel waren nicht da.

Tom masasının çekmecesine uzandı ve bir ilaç şişesi çıkardı.

Tom griff in seine Schreibtischschublade und nahm eine Medizinflasche heraus.

Tom cebine uzandı, birkaç kibrit çıkardı, birini çaktı ve sonra kamp ateşini yaktı.

Tom griff in seine Tasche, holte einige Streichhölzer heraus, riss eins an und zündete damit das Lagerfeuer an.