Translation of "Yaşamaktansa" in German

0.003 sec.

Examples of using "Yaşamaktansa" in a sentence and their german translations:

Utanç içinde yaşamaktansa öldürülmeyi tercih ederim.

Ich möchte lieber umgebracht werden, als in Schande zu leben.

Utanç içinde yaşamaktansa onurlu ölmek daha iyidir.

- Ein ehrenvoller Tod ist besser als ein Leben in Schande.
- Es ist besser, ehrenvoll zu sterben, als in Schande zu leben.

Dizlerimizin üzerinde yaşamaktansa, ayaklarımızın üzerinde ölmek daha iyidir.

Es ist besser, aufrecht stehend zu sterben, als auf den Knien zu leben.

Büyük bir şehirde yaşamaktansa küçük bir kasabada yaşamayı tercih ederim.

Ich würde lieber in einer Klein- als in einer Großstadt leben.

Başkaları ile hoşnutsuzluk içinde yaşamaktansa dünya malından vazgeçmek daha iyi.

Besser Habe abgeben, als mit anderen Menschen in Unfrieden leben.

Ben zenginlik ve korku içinde yaşamaktansa huzurlu yoksulluk içinde yaşamayı tercih ederim.

Ich würde eher in friedvoller Armut leben als in Wohlstand und Furcht.