Translation of "Doksan" in Italian

0.005 sec.

Examples of using "Doksan" in a sentence and their italian translations:

Tom doksan dokuz yaşındayken öldü.

- Tom è morto all'età di novantanove anni.
- Tom morì all'età di novantanove anni.

Mary doksan dokuz yıl yaşadı.

Mary ha vissuto per novantanove anni.

Büyükannem doksan beş yaşına kadar yaşadı.

Mia nonna ha vissuto fino a 95 anni.

Doksan dokuz her zaman beni güldürür.

Il novantanove mi fa sempre ridere.

Dedem doksan dokuz yaşına kadar yaşadı.

Mio nonno ha vissuto fino all'età di novantanove anni.

İki kere kırk beş doksan yapar.

Quarantacinque per due fa novanta.

Neredeyse doksan milyon insan oy kullandı.

- Quasi sessantanove milioni di persone hanno votato.
- Quasi sessantanove milioni di persone votarono.

Az sayıda kişi doksan yaşına kadar yaşar.

- Poche persone vivono fino a novant'anni.
- Poca gente vive fino a novant'anni.

Büyükbaba doksan altı yaşında olmaktan mutlu değil.

Il nonno non è contento di avere novantasei anni.

Ben onun doksan yaşına kadar yaşayacağına eminim.

Sono sicuro che vivrà fino a novant'anni.

Otuz beş santigrat derece doksan beş Fahrenheit dereceye eşittir.

Trentacinque gradi centigradi equivalgono a novantacinque gradi Fahrenheit.

On, yirmi, otuz, kırk, elli, altmış, yetmiş, seksen, doksan, yüz.

Dieci, venti, trenta, quaranta, cinquanta, sessanta, settanta, ottanta, novanta, cento.

Doksan yaşında, Tom'un büyükannesi hâlâ çok aktif bir hayat sürdürüyor.

A novant'anni, la nonna di Tom conduce ancora una vita molto attiva.