Translation of "Giyiyordu" in Italian

0.009 sec.

Examples of using "Giyiyordu" in a sentence and their italian translations:

Tom şort giyiyordu.

Tom stava indossando dei pantaloni corti.

Ekibimiz kırmızı gömlekler giyiyordu.

La nostra squadra portava delle magliette rosse.

Mary erkek giysisi giyiyordu.

Mary stava indossando degli abiti maschili.

Tom ne renk giyiyordu?

Che colore stava indossando Tom?

Tom kapıcının üniformasını giyiyordu.

- Tom era vestito come un custode.
- Tom era vestito come un bidello.

Tom kırmızı kravat giyiyordu.

Tom stava indossando una cravatta rossa.

Tom öldüğünde ne giyiyordu?

- Cosa stava indossando Tom quando è morto?
- Che cosa stava indossando Tom quando è morto?

Tom John'un pijamalarını giyiyordu.

Tom stava indossando il pigiama di John.

O, bir smokin giyiyordu.

- Stava indossando uno smoking.
- Lui stava indossando uno smoking.

O yeni bir şapka giyiyordu.

- Stava indossando un cappello nuovo.
- Lei stava indossando un cappello nuovo.

O, kırmızı bir etek giyiyordu.

- Stava indossando una gonna rossa.
- Lei stava indossando una gonna rossa.

O koyu kahverengi ayakkabılar giyiyordu.

- Lei portava scarpe di colore marrone scuro.
- Lei indossava scarpe di colore marrone scuro.

Tom yeni bir şapka giyiyordu.

Tom stava indossando un cappello nuovo.

Mary güzel bir elbise giyiyordu.

Mary stava indossando un bel vestito.

Mary bir amigo üniforması giyiyordu.

Mary stava indossando un'uniforme da cheerleader.

Tom John'unkine benzer kıyafetler giyiyordu.

Tom era vestito all'incirca come John.

Tom koyu kahverengi ayakkabı giyiyordu.

Tom stava indossando delle scarpe marrone scuro.

Tom beyaz bir tişört giyiyordu.

Tom stava indossando una T-shirt bianca.

Mary beyaz bir elbise giyiyordu.

- Mary stava indossando un abito da sera bianco.
- Mary stava indossando una vestaglia bianca.

Mary kırmızı bir etek giyiyordu.

Mary stava indossando una gonna rossa.

Tom kırmızı bir gömlek giyiyordu.

Tom indossava una camicia rossa.

Mary koyu kahverengi elbise giyiyordu.

Mary indossava un vestito marrone scuro.

Tom turuncu bir tulum giyiyordu.

Tom stava indossando una tuta arancione.

Mary siyah bir giysi giyiyordu.

Mary indossava un abito nero.

Her iki motosikletçi kask giyiyordu.

Entrambi i motociclisti stavano indossando un casco.

Mary mavi bir elbise giyiyordu.

Mary stava indossando un vestito blu.

Tom mavi bir gömlek giyiyordu.

Tom stava indossando una camicia blu.

Tom bir hasır şapka giyiyordu.

Tom indossava un cappello di paglia.

O, kırmızı bir bluz giyiyordu.

Stava indossando una camicetta rossa.

O, siyah bir şapka giyiyordu.

Indossava un cappello nero.

- Tom makosenlerini giyiyordu.
- Tom'un ayağında makosen ayakkabı vardı.
- Tom makosen ayakkabı giyiyordu.

Tom stava indossando dei mocassini.

Mary dar bir kırmızı elbise giyiyordu.

Mary stava indossando un vestito attillato rosso.

O, eteğin altına külotlu çorap giyiyordu.

- Sotto la gonna indossava delle mutandine rosa.
- Stava indossando delle mutandine rosa sotto la gonna.
- Lei stava indossando delle mutandine rosa sotto la gonna.

Tom eski bir çift ayakkabı giyiyordu.

Tom stava indossando un vecchio paio di scarpe.

Onu son gördüğümde Tom kovboy şapkası giyiyordu.

Tom stava indossando un cappello da cowboy l'ultima volta che l'ho visto.

Mary kırmızı ve beyaz bir elbise giyiyordu.

Mary stava indossando un vestito rosso e bianco.

Tom'u son gördüğümde o bir kovboy şapkası giyiyordu.

L'ultima volta che ho visto Tom stava indossando un cappello da cowboy.

- O, siyah bir şapka giyiyordu.
- Siyah bir şapka takıyordu.

Indossava un cappello nero.

- Tom, John'un kazağını giyiyordu.
- Tom'un üstünde John'un kazağı vardı.

Tom stava indossando il maglione di John.

O bir uygun mini etekle yeşil bir ceket giyiyordu.

- Stava indossando un cappotto verde con una minigonna in tinta.
- Lei stava indossando un cappotto verde con una minigonna in tinta.

Mary, kaliteli bir etek ve yün bir şapka giyiyordu.

Mary stava indossando una gonna vintage e un cappello di lana.

- Tom beyaz çorap giyiyordu.
- Tom'un ayağında beyaz çorap vardı.

Tom stava indossando delle calze bianche.

- O, kırmızı bir buluz giymişti.
- O, kırmızı bir bluz giyiyordu.

- Indossava una camicetta rossa.
- Lei indossava una camicetta rossa.

- Tom güzel bir araba kullanıyor.
- Tom bir kovboy şapkası giyiyordu.

Tom indossava un cappello da cowboy.

- Tom siyah bir şapka giyiyordu.
- Tom'un başında siyah bir şapka vardı.
- Tom siyah bir şapka takıyordu.

Tom stava indossando un cappello nero.

- Tom ve Mary her ikisi de ağır kış kabanları giyiyordu.
- Hem Tom hem de Mary ağır kış kabanları giyiyorlardı.

Tom e Mary stavano entrambi indossando dei cappotti invernali pesanti.