Translation of "Açıkçası" in Japanese

0.024 sec.

Examples of using "Açıkçası" in a sentence and their japanese translations:

Açıkçası yolun başındayız,

私たちはまだまだ始めたばかりでしたし

Açıkçası, ondan hoşlanmıyorum.

正直いって私は彼女が嫌いだ。

Açıkçası, o suçlanacak.

明らかに彼の責任だ。

Açıkçası siz hatalısınız.

正直言って君は間違っている。

Açıkçası o hatalı.

明らかに彼は間違っている。

Açıkçası, ben onu sevmiyorum.

あからさまに言えば彼は嫌いだ。

Açıkçası, geçen yıl evlendik.

- 実を言うと、私達は昨年結婚しました。
- 実は、私たちは昨年結婚しました。

Açıkçası, bir hata yaptın.

素直に言えば、君は誤りを犯した。

Açıkçası, ben fikri beğenmiyorum.

率直に言って、その考えは気に入らない。

Açıkçası, ben sizi sevmiyorum.

率直に言って、私はあなたが好きではありません。

Açıkçası, senin görüşünü sevmiyorum.

率直に言ってあなたの考えが気に入りません。

Açıkçası onunla konuşmak istiyorum.

彼とは一度腹を割って話したいと思っています。

Açıkçası, onunla çalışmak istemiyorum.

- 率直に言って、私は彼と一緒に働きたくない。
- はっきり言うと、私は彼と一緒に働きたくありません。

Açıkçası, o adamdan hoşlanmıyorum.

正直に言って、あの人のこと、好きじゃないのだ。

Açıkçası, ev ödevimi yapmadım.

実を言うと、私は宿題をしなかった。

Açıkçası, saç kesimini sevmiyorum.

率直に言って、君のヘアースタイルは好きじゃないよ。

Açıkçası dünya yuvarlak değil.

厳密に言えば、地球はまん丸ではない。

Açıkçası, bir şeyi yarım yapmak,

実は 中途半端っちゅうのは

Açıkçası, oldukça özelleştirilmiş bir araç.

明らかに とても特殊な手法です

Açıkçası bunu çok fazla düşünmedim.

正直 私自身も あまり考えていませんでした

Açıkçası, bu karara tamamen katılmıyorum.

はっきり言っておくがこの決定には大反対である。

Açıkçası, o bir hata yaptı.

明らかに彼はミスをした。

- Açıkçası yanılıyorsun.
- Belli ki yanılıyorsun.

明らかに君の間違いだ。

Açıkçası sana bunu sormak istiyorum.

それはこっちが訊きたいよ。

Açıkçası, gerçek erkeklik rozetini takmak için

正直に言うと 本物の 男らしさの印を得るためには

Açıkçası, daha önceki kadar iyi değilim.

実は言うと、私は前ほど丈夫ではない。

Açıkçası, siz elinizden gelen gayreti göstermediniz.

素直に言って君は最善を尽くしていない。

Açıkçası, onun konuşmaları her zaman sıkıcı.

- 率直に言うと、彼のスピーチはいつも退屈だ。
- はっきり言うと、彼のスピーチはいつもつまらない。

- Açıkçası, bu bir hata.
- Bu, açıkçası, bir hata.
- Açık konuşmak gerekirse, bu bir hata.

- これは厳密にいえば間違えである。
- これは厳密にいえば間違いである。

Açıkçası, sadece birini seçerseniz ve onda ustalaşırsanız

そのうちの1つでも マスターすれば

Açıkçası , o, o tür bir insan değil.

明らかに彼はそのような人ではない。

Televizyon izlerken ödevini yapmak, bu açıkçası yanlış.

テレビを見ながら宿題なんて、そんなのダメに決まってるでしょ。

Açıkçası, hip-hop bizim kuşağımızın en büyük suçlularından,

本当のところ ヒップホップは 当代きっての主犯格に入ります

- Açıkçası o hatalıdır.
- Dürüstçe konuşmak gerekirse, o hatalıdır.

- はっきり言って、彼は間違っている。
- 率直に言って、彼は間違っている。

- Anlaşılan, yarın yağmur yağacak.
- Açıkçası, yarın yağmur yağacak.

どうやら明日は雨になりそうだ。

Açıkçası senin kendi çabalarınla hayatta ilerlemen gerektiğini kabul ediyorum.

- もちろん私は自らの努力で出世するべきだという考えに賛成です。
- もちろん私は自ら努力することで人生の成功をつかむべきだという考えに賛成です。

- Açıkçası, canım, umurumda değil.
- Doğrusu, canım, vız gelir tırıs gider.

正直に言いますよ、ねえあなた、私は全く興味がないのです。

Şimdi, açıkçası değerli olan şeyi yapmak bu dünya için daha iyi olacak,

価値あることをすれば 当然世界は良くなり