Translation of "Kokusu" in Japanese

0.008 sec.

Examples of using "Kokusu" in a sentence and their japanese translations:

Tehlike kokusu var.

危険な香りがする。

Benzin kokusu alıyorum.

ガスの臭いがする。

Yemeğin kokusu beni acıktırdı.

食べ物のにおいをかいだらおなかがすいた。

Güllerin kokusu odayı doldurdu.

バラの香りがその部屋いっぱいに漂っていた。

Zambakların kokusu odayı doldurdu.

ユリの香りが部屋に満ちていた。

Hoş bir kokusu var.

それはいい匂いがする。

Asansörde duman kokusu alıyorum.

エレベーターから煙の臭いがします。

Pizza kokusu hoşuma gider.

- ピザの香りが好き。
- ピザの匂い好きなんだよな。

Fakat sürü, tehlike kokusu alıyor.

‎しかし群れは危険を察知した

Kanaması var. Kokusu suya yayılıyor.

‎出血しているせいで ‎辺りは生臭い

Yemek pişirmenin kokusu beni acıktırıyor.

食事を作るにおいが、私を空腹にする。

Onun hoş bir kokusu var.

それはいい匂いがする。

- Mayalanmış soya fasulyesi kokusu onu hasta eder.
- Mayalanmış soya fasulyesi kokusu onu iğrendirir.

彼は納豆の匂いを嗅ぐと気分が悪くなる。

Ama oldukça güçlü bir kokusu var.

においが かなりキツい

Uyurken güzel bir çam kokusu alırsınız.

いい匂いのマツだ 一緒に寝る

Bahçedeki güllerin tatlı bir kokusu var.

花壇のバラは良い香りがする。

Çürümüş etin iğrenç bir kokusu vardı.

その腐った肉はひどく不快な匂いがした。

Bu suyun kötü bir kokusu var.

この水は嫌なにおいがする。

O çiçeğin güçlü bir kokusu var.

あの花はにおいが強い。

Bu çiçeklerin eşsiz bir kokusu var.

この花は独特の香りがする。

Yanan bir şey kokusu alıyor musun?

なんか焦げ臭くない?

Bu yumurtanın kötü bir kokusu var.

この卵は嫌な匂いがする。

Bu balığın kötü bir kokusu var.

この魚はいやな臭いがする。

O çiçeğin keskin bir kokusu var.

あの花はにおいが強い。

Onun egzotik parfümünün hoş bir kokusu var.

彼女の外国製の香水はほのかな香りがする。

Çiçeklerin kokusu, otobüsün açık pencerelerinden içeri girdi.

草花の香りがバスの開いた窓から入って来ました。

Bu meyvenin hoş olmayan bir kokusu var.

この果物はいやなにおいがする。

Kedi bir fare kokusu aldı gibi görünüyor.

猫がネズミを嗅ぎつけたようですね。

Burnuma domuz pastırması kokusu gelir gibi oldu.

ベーコンの匂いがしたと思いました。

Bu çiçeklerin çok hoş bir kokusu var.

この花はとても良い香りがする。

Bu sütün kendine özgü bir kokusu vardır.

このミルクは妙なにおいがする。

Tilki olsaydı, gerçekten çok güçlü bir kokusu olurdu.

キツネの毛なら キツい臭いがする

Güllerin kokusu kadar çok sevdiğim hiçbir şey yok.

バラの香りほど私が好きな物はない。

Güllerin kokusu kadar çok hoşlandığım bir şey yok.

- バラの香りほど私が好きな物はない。
- バラの香りほど私の好きなものはない。

Musluktan gelen su garip. Hoş bir kokusu var.

水道の水おかしいよ。何かいい匂いがする。

Misk kokusu var olan en iyi kokulardan biridir.

ムスクの香りは最も良い香りの一つです。

Amonyak çok güçlü bir kokusu olan renksiz bir sıvı veya gaz.

アンモニアは、非常に強い匂いをもった液体または気体である。

- Bu meyvenin hoş olmayan bir kokusu var.
- Bu meyvenin kokma şeklini sevmiyorum.

この果物はいやなにおいがする。