Translation of "Kasabadan" in Polish

0.004 sec.

Examples of using "Kasabadan" in a sentence and their polish translations:

Kasabadan ayrılma.

Nie opuszczaj miasta.

Kasabadan çıkmalısın.

Powinieneś wydostać się z miasta.

Birkaç günlüğüne kasabadan ayrılıyorum.

Opuszczam miasto na kilka dni.

Tom'un kasabadan ayrıldığını biliyor muydun?

Wiedziałaś, że Tom wyjechał z miasta?

Tom ve Mary aynı kasabadan geliyorlar.

Tom i Mary pochodzą z tego samego miasta.

Ben Avustralya'daki küçük bir kasabadan geliyorum.

Pochodzę z małego miasta w Australii.

Ama çok oyalanmasa iyi eder. Sürüsü, sabah trafiği başlamadan kasabadan ayrılmalı.

Ale musi ruszać dalej. Jej stado musi opuścić miasto, nim wróci poranny ruch uliczny.