Translation of "Sabırsızlanıyorum" in Polish

0.003 sec.

Examples of using "Sabırsızlanıyorum" in a sentence and their polish translations:

- Sabırsızlanıyorum.
- Bekleyemem.

Nie mogę czekać.

Noel için sabırsızlanıyorum.

Czekam na Święta.

Üniversiteye gitmek için sabırsızlanıyorum.

Nie mogę się doczekać, żeby iść na uniwersytet.

Seninle konuşmak için sabırsızlanıyorum.

Nie mogę się doczekać żeby z tobą porozmawiać.

Bir sonraki ziyaretin için sabırsızlanıyorum.

Nie mogę się doczekać twojej kolejnej wizyty.

Ben yine kendi yatağımda uyumak için sabırsızlanıyorum.

Nie mogę się doczekać spania znowu w swoim własnym łóżku.

Tatoeba'nın yeni sürümünü görmek için çok sabırsızlanıyorum.

Nie mogę się doczekać nowej wersji Tatoeba.