Translation of "Koyar" in Portuguese

0.007 sec.

Examples of using "Koyar" in a sentence and their portuguese translations:

O, çocukları yatağa koyar.

Ela põe as crianças na cama.

O, parasını çantaya koyar.

Ele coloca seu dinheiro na bolsa.

Bulaşıkları lavaboya koyar mısınız?

- Você coloca os pratos na pia?
- Você põe os pratos na pia?

Lütfen bebeği yatağa koyar mısın?

Você poderia colocar o bebê para dormir, por favor?

Şu çantaları arabaya koyar mısın?

Você coloca estas sacolas no carro?

Tom kahvesine nadiren şeker koyar.

Tom raramente coloca açúcar em seu café.

Bunları bir kutuya koyar mısın?

Você poderia colocar esses numa caixa?

O nadiren kahvesine şeker koyar.

Ele quase nunca põe açúcar no café dele.

Tom çayına çok fazla şeker koyar.

Tom põe muito açúcar em seu chá.

- Adımı bekleme listesine koyar mısın?
- Adımı bekleyenler listesine koyar mısınız?
- Adımı sıradakiler listesine koyar mısınız?
- Adımı bekleyenler listesine ekler misiniz?
- Adımı sıradakiler listesine ekler misiniz?

- Você poderia pôr meu nome na lista de espera?
- Você poderia colocar o meu nome na lista de espera?

Bu kamyon buzu eritmek için yola tuz koyar.

Este caminhão coloca sal na estrada para derreter o gelo.

Bu kırılgan şeyleri güvenli bir yere koyar mısın?

Você poderia colocar essas coisas quebradiças num lugar seguro?

Kuantum fiziği böylece evrenin temel bir birliğini ortaya koyar.

A física quântica revela, assim, uma unidade básica do universo.

Deniz bazen çok özel bir gösteri sahneye koyar. Işıltılı gelgitler.

Às vezes, o mar dá um espetáculo especial. Marés luminosas.

Gerçek bir programcı yatmadan önce komodine iki bardak koyar: biri gece boyunca içmek için su dolu ve susamayacağı ihtimaline karşın diğeri boş.

Antes de se deitar, um verdadeiro programador coloca dois copos sobre a mesa de cabeceira: um com água, para beber durante a noite, e outro vazio, para o caso de não ter sede.