Translation of "Beklediğini" in Russian

0.006 sec.

Examples of using "Beklediğini" in a sentence and their russian translations:

Beklediğini bilmiyordum.

- Я не знал, что ты ждёшь.
- Я не знал, что вы ждёте.

Kimi beklediğini biliyorum.

- Я знаю, кого вы ждёте.
- Я знаю, кого ты ждёшь.

Neyi beklediğini bilmiyorum.

- Я не знаю, чего ты ждёшь.
- Я не знаю, чего вы ждёте.

Bunu beklediğini biliyorum.

- Я знаю, что ты этого ждёшь.
- Я знаю, что вы этого ждёте.

Birini beklediğini bilmiyordum.

- Я не знал, что ты кого-то ждёшь.
- Я не знал, что вы кого-то ждёте.

Tom'un bizi beklediğini biliyordum.

- Я знал, что Том нас ждёт.
- Я знала, что Том нас ждёт.

Onun Tom'u beklediğini biliyordum.

Я знал, что она ждёт Тома.

Onun Mary'yi beklediğini biliyordum.

Я знал, что он ждёт Мэри.

Tom'un Mary'yi beklediğini sanıyordum.

Я предположил, что Том ждет Мэри.

Tom Mary'nin beklediğini gördü.

Том видел, что Мэри ждет.

Senin lobide beklediğini gördüm.

Я видел, как вы ждете в холле.

Tom'un bizi beklediğini biliyorum.

Я знаю, что Том ждет нас.

Tom'un neden beklediğini biliyorum.

Я знаю, зачем Том ждал.

Tom Mary'yi beklediğini söylüyor.

Том говорит, что ждёт Мэри.

Tom'un Mary'yi beklediğini biliyorum.

Я знаю, что Том ждал Мэри.

- Tom Mary'nin onu beklediğini söyledi.
- Tom, Mary'nin onu beklediğini söyledi.

Том сказал, что его ждёт Мэри.

Tom herkesin onu beklediğini biliyor.

Том знает, что его все ждут.

Tom'un ne için beklediğini bilmiyorum.

Не знаю, чего Том ждёт.

Tom'un neyi beklediğini merak ediyorum.

Интересно, чего Том ждёт.

Bana kimi beklediğini söyler misin?

Ты не будешь против сказать мне, кого ты ждёшь?

Tom'un Mary için beklediğini biliyordum.

Я знал, что Том ждёт Мэри.

Tom'un kimi beklediğini merak ediyorum.

Интересно, кого Том ждёт?

Mary onu neyin beklediğini bilmiyor.

Мэри не знает, что её ждёт.

Tom bana kimi beklediğini söylemedi.

Том не сказал мне, кого он ждёт.

Beni beklediğini kimse söylemedi bana.

- Мне никто не сказал, что ты меня ждёшь.
- Мне никто не сказал, что вы меня ждёте.

Tom Mary'nin kendisini beklediğini fark etti.

Том понял, что Мэри его ждёт.

Tom'un bizi nerede beklediğini biliyor musun?

- Ты знаешь, где нас Том ждёт?
- Вы знаете, где нас Том ждёт?

Tom'un ona yardım etmemi beklediğini biliyorum.

Я знаю, что Том рассчитывает на мою помощь.

Tom Mary'nin kimi beklediğini merak ediyordu.

- Тому было интересно, кого ждала Мэри.
- Тому было интересно, кого ждёт Мэри.

Tom Mary'nin ondan ne beklediğini bilmiyor.

Том не знает, чего Мэри от него ждёт.

Mary'nin ondan ne beklediğini Tom'un bildiğini sanmıyorum.

Не думаю, что Том знает, чего Мэри от него ждёт.

Ne zaman orada olmamı beklediğini bana tekrar söyle.

- Скажи мне еще раз, когда я должен быть там.
- Скажи мне еще раз, когда я должна быть там.
- Скажите мне еще раз, когда я должен быть там.
- Скажите мне еще раз, когда я должна быть там.

Uzun süredir beklediğini biliyorum fakat sadece biraz daha bekler misin?

Я знаю, что вы долго ждали, но не могли бы вы подождать ещё немного?

- Ve şu anda anladım ki düğünden sonra eğlenceli bir hayat beni bekliyor.
- Ve bu anda düğünden sonra eğlenceli bir hayatın beni beklediğini anladım.
- Ve bu anda düğünden sonra eğlenceli bir hayatın beni bekliyor olduğunu anladım.

И в этот момент я поняла, что после свадьбы меня ждёт весёлая жизнь.