1. Home
  2. Translation in context
  3. Turkish-Russian
  4. Meryem

Translation of "Meryem" in Russian

0.004 sec.

Examples of using "Meryem" in a sentence and their russian translations:

Meryem! Meryem! Meryem!

Мария! Мария! Мария!

- Meryem ilgi odağı oldu.
- Meryem herkesin dilindeydi.

Мэри была притчей во языцех.

Bakire Meryem, İsa'nın anasıdır.

Дева Мария — мать Иисуса.

Meryem fitness dersine gitti.

Мэри пошла на тренировку.

Fakat o Meryem İsa'nın annesi olan Meryem değil karıştırmayalım dikkat edelim

Но будьте осторожны, чтобы не запутать, что она Мария, мать Иисуса.

Tom ve Meryem tenis oynuyorlar.

Том с Мэри играют в теннис.

Tom dışarıda, ama Meryem burada.

Том вышел, но Мэри здесь.

Meryem çiçekli bir elbise giydi.

На Мэри было платье в цветочек.

Meryem Tom yüzünden bunalıma girdi.

Мэри впала в депрессию из-за Тома.

Meryem yodel tarzı şarkı söyler.

Мэри поёт йодлем.

Meryem ön dişlerinin ayrık olmasından utanıyor.

Мэри стесняется щели между передними зубами.

Tom, Meryem kendisini terk edince bunalıma girdi.

Том впал в депрессию после того, как Мэри от него ушла.

Meryem her zaman örnek bir öğrenci oldu.

Мэри всегда была примерной ученицей.

Meryem Tom'un kendisine ağız spreyi almasından gücendi.

Мэри обиделась, когда Том купил ей освежитель дыхания.

Aslında bunun Magdalalı Meryem olduğu da iddia edilir

На самом деле утверждается, что это Мария Магдалина

Tom, Meryem ile benim bir dolap çevirdiğimizden şüpheleniyor.

Том подозревает, что я и Мэри что-то замышляем.

Tom ile Meryem, anne-babalarının rızası olmadan evlendiler.

Том с Мэри поженились без согласия родителей.

Tom ve Meryem dün geceki partide birbirlerine takılıp duruyorlardı.

Том с Мэри весь вечер поддевали друг друга на вчерашней вечеринке.

Tom bir şeyler söylemek istedi, ama Meryem sözünü kesti.

Том хотел что-то сказать, но Мэри его перебила.

Meryem makyajını yenilemek için akıllı telefonunu ayna olarak kullandı.

Мэри воспользовалась своим смартфоном как зеркалом, чтобы поправить макияж.

Tom ve Meryem her yıl kazançlarının yarısından fazlasını biriktirir.

Том и Мария откладывают каждый год больше половины своего дохода.

Meryem, yemek yaparken Tom'un etrafında dönüp durmasına tahammül edemiyor.

Мэри терпеть не может, когда Том стоит у неё над душой, пока она готовит.

Evliliklerinin daha ilk aylarında, Meryem Tom'un karanlık yüzünü görmeye başladı.

Лишь месяцы спустя после свадьбы, Мэри начала видеть темную сторону Тома.

Tom ve Meryem çocuklarına, bir konuşmayı bölmek isterlerse "affedersiniz" demeyi öğretti.

Том и Мэри научили своих детей говорить "извините" в том случае, если они хотят прервать разговор.

- Bütün gece Tom ve Mary arasındaki dövüş tarafından mahvedildi.
- Tom ve Meryem arasındaki kavga tüm geceyi mahvetti.

Целая ночь была испорчена из-за драки Тома и Мэри.

- Mary diğer kızlar gibi değil.
- Mary öteki kızlar gibi değildir.
- Meryem öbür kızlar gibi değil.
- Mary diğer kızlara benzemiyor.
- Mary başka kızlar gibi değildir.

Мэри не похожа на других девушек.