Translation of "Alışkanlık" in Spanish

0.004 sec.

Examples of using "Alışkanlık" in a sentence and their spanish translations:

çünkü kötü alışkanlık edinir

porque tiene mala costumbre

Alışkanlık nedeniyle başını kaşıdı.

Se rascó la cabeza por costumbre.

Kötük alışkanlık edinmek kolaydır.

Es fácil adquirir malos hábitos.

Bu alışkanlık hâline gelmesin.

No dejes que esto se haga un hábito.

Pornoyu alışkanlık haline getirdikten sonra...

Después de hacer del porno un hábito...

Sigara içmek kötü bir alışkanlık.

Fumar es una mala costumbre.

Bunu bir alışkanlık haline getirme.

No lo hagas un hábito.

Bahsedeceğim son alışkanlık, saldırganların dışarı çıkıp

El último hábito del que hablaré

Sigara içmek sağlıklı bir alışkanlık değildir.

Fumar no es un hábito saludable.

Okuma bir kez kazanıldığında asla kaybolmayan alışkanlık türüdür.

La lectura es la clase de hábito que no se pierde una vez adquirido.

Kötü alışkanlık; sokaktan edineceği sigara ve alkol değil miydi?

mal hábito; ¿No era un cigarrillo y alcohol de la calle?

O, akşam yemeğinden önce yürüyüş yapmayı bir alışkanlık edindi.

Ella se acostumbró a dar un paseo antes de cenar.

- İnsan bir alışkanlık yaratıcısıdır.
- İnsan alışkanlıklarından kolay kolay vazgeçmez.

El hombre es un animal de costumbres.

- Bir kere kötü bir alışkanlık sahibi olunca ondan kurtulmak kolay olmaz.
- Kötü bir alışkanlık edindin mi kolay kolay ondan kurtulamazsın.

Una vez que adquieras un mal hábito, no puedes dejarlo fácilmente.

- Tom bir alışkanlık yaratığıtır.
- Tom alışkanlıklarına bağlı biri.
- Tom rutin takılan biri.

- Tom es un animal de costumbres.
- A Tom le gusta la rutina.
- Tom tiene una rutina diaria.
- Tom es muy rutinario.

- Kötü alışkanlığa bir bulaşırsan, ondan kolayca kurtulamazsın.
- Bir kere kötü bir alışkanlık sahibi olunca ondan kurtulmak kolay olmaz.
- Kötü bir alışkanlık edindin mi kolay kolay ondan kurtulamazsın.

Una vez que adquieras un mal hábito, no puedes dejarlo fácilmente.

Bir yalanı tekrarlamak onu doğru yapmaz, onu daha kötü olan bir alışkanlık yapar.

Repetir siempre una mentira no la convierte en verdad, sino que, lo que es peor, en un hábito.