Translation of "Hırsızlık" in Spanish

0.011 sec.

Examples of using "Hırsızlık" in a sentence and their spanish translations:

Kopyalamak hırsızlık değildir.

Copiar no es robar.

Bir hırsızlık olmuş.

Ha habido un robo.

O, hırsızlık şüphesi altında.

Él es sospechoso de robo.

Hırsızlık içeriden destekli olmalı.

- El robo tiene que haber sido hecho por alguien desde dentro.
- El robo tiene que haberse hecho por alguien de dentro.
- El robo tiene que haberse hecho por alguien de dentro de la empresa.

Tom hırsızlık için hapse girdi.

Tom cumplió condena por robo.

Polisler onları hırsızlık için tutukladı.

La policía le detuvo por robo.

Bana nasıl hırsızlık yapılacağını öğretebilir misin?

¿Puedes enseñarme a robar?

Üç tane faili meçhul hırsızlık olayımız var.

Hemos tenido tres robos sin resolver.

Tom yazar kasadan hırsızlık yaparken suçüstü yakalandı.

Tom fue atrapado con las manos en la masa, robando de la caja registradora.

O, hırsızlık için üç yıllık hapis cezasını çekiyor.

Está cumpliendo una sentencia de tres años por robo.

- Hırsızlık yapan kişi cezalandırılmayı hak eder.
- Çalan bir kişi cezayı hak eder.

El que roba merece castigo.

- Çalmaktansa açlıktan ölürüm.
- Hırsızlık yapacağıma açlıktan ölürüm.
- Çalmaktansa açlıktan ölmeyi tercih ederim.

Preferiría morir de hambre que robar.

Ben bir çocuğun süpermarkette hırsızlık yaptığını görsem, ben onu yöneticiye rapor ederim.

Si viera a un chico robar en un supermercado, lo denunciaría al director.