1. Home
  2. Translation in context
  3. Turkish-Spanish
  4. Yaratır

Translation of "Yaratır" in Spanish

0.031 sec.

Examples of using "Yaratır" in a sentence and their spanish translations:

Tutku acı yaratır.

- La pasión crea el sufrimiento.
- La pasión da lugar al sufrimiento.

Zihninizin her yönünü beyniniz yaratır.

nuestro cerebro crea todas las facetas de la mente.

Basınç değişimleri yüzey rüzgârı yaratır,

Las variaciones de presión crean viento superficial

Çünkü bu değişimler maceralar yaratır.

porque esos cambios crean aventura.

Artık... şüphe kalmadı. Karanlık, fırsat yaratır.

Ahora... no hay duda. La oscuridad trae una oportunidad.

TV'yi kapatırsam bir sorun yaratır mı?

¿Le importa si bajo el volumen del televisor?

Bunu inkar edemeyiz -- kültürde varlık imkân yaratır.

Es innegable: la presencia crea posibilidades.

Pozitif eylemler pozitif beyin işlevi yaratır mı?

¿La acción positiva genera un funcionamiento cerebral positivo?

Bu ülkemde benzeri görülmemiş su baskınları yaratır.

Eso daría lugar a inundaciones repentinas sin parangón en mi país.

Maceralar yaratır. Mimarinin kendisi de bir maceradır.

Crean aventura, y la arquitectura es aventura.

Çarpık kentleşme ve kaos pek çok planlama sorunları yaratır.

- La expansión urbana y el caos crean muchos problemas de planificación.
- La desorganizada expansión urbana y el caos crean muchos problemas de planificación.
- La expansión urbana descontrolada y el caos crean muchos problemas de planificación.

Sıcaklık artışları soğuk algınlığına yakalanmak için ideal koşulları yaratır.

Los aumentos de temperatura crean las condiciones ideales para resfriarse.

Bir ulus kendi müziğini yaratır - besteci yalnızca onu düzenler.

Una nación crea música — el compositor solo la arregla.

Beyler, biliyorsunuz ki tek bir şey bile büyük bir fark yaratır.

Bueno, un detalle haría una gran diferencia, muchachos.

Şaşırtıcı ama gece ortaya çıkan bu görüntülere sıkça rastlanır. Tüm deniz hayvanlarının üçte biri biyolüminans yaratır.

Estas exhibiciones nocturnas son sorprendentemente comunes. Tres cuartas partes de los animales marinos crean bioluminiscencia.