Translation of "Yerlerde" in Spanish

0.004 sec.

Examples of using "Yerlerde" in a sentence and their spanish translations:

Onu bir yerlerde gördüğümü hatırlıyorum.

Recuerdo haberla visto en alguna parte.

Kediler, karanlık yerlerde bile görebilirler.

Los gatos pueden ver incluso en lugares oscuros.

Muhtemelen bir yerlerde onu duydum.

Probablemente haya oído de él en algún lado.

Tom buralarda bir yerlerde yaşamaktadır.

Tom vive por aquí cerca.

Tom'un nüfuzlu yerlerde arkadaşları vardır.

Tom tiene amigos en puestos influyentes.

Bazı yerlerde çok fazlalar, sayıları inanılmaz.

Son tan comunes en algunos lugares. Hay muchas.

Latin Amerika'nın favelalarında gibi yerlerde yaşıyor.

los barrios pobres de Bombay, las favelas de América Latina.

Ben de çok farklı yerlerde olurdum

Estaría en muchos lugares diferentes

Tom sığ yerlerde su sıçratmaya gitti.

Tom fue chapoteando a través de los charcos.

Bence Tom buralarda bir yerlerde yaşıyor.

- Me parece que Tom vive por aquí cerca.
- Creo que Tom vive por aquí cerca.

O hâlâ bir yerlerde hayatta olabilir.

Él podría seguir vivo en algún lado.

Tom hâlâ bir yerlerde yaşıyor olabilir.

Tom podría seguir vivo en alguna parte.

Bakın, böyle girintili çıkıntılı yerlerde akrep bulabilirsiniz.

Miren. Estas grietas son la clase de lugar para hallar escorpiones.

İki sene önce onu bir yerlerde gördüm.

La vi en algún lugar hace dos años.

Daha önce onu bir yerlerde gördüğümü hatırlıyorum.

Recuerdo haberle visto antes en alguna parte.

Yüzünüzü daha önce bir yerlerde gördüğümü biliyorum.

Sé que he visto tu cara antes en algún lado.

Bazı yerlerde, okyanus en yüksek dağların yüksekliğinden daha derindir!

En algunos lugares, el océano tiene más profundidad que la altura de las montañas más altas.

Kahkahayı ortak alanlar dışındaki yerlerde sıradan bir şey yapmaya başladık.

y hacer comedia común en lugares no comunes.

Şu an dışarıda bir yerlerde böyle hisseden milyonlarca insan var.

Hay millones de personas allá fuera como yo, ahora mismo, sintiéndose así.

, iki şehrin sular altında kalacağı ve içlerinde yaşamayı imkansız hale getireceği yerlerde

estadounidenses de Nueva York y Boston. Donde las dos ciudades quedarán sumergidas,

Benim adım Bear Grylls ve ben dünyadaki en zorlu yerlerde hayatta kalmayı başardım.

Soy Bear Grylls y he sobrevivido en los lugares más duros del planeta.

Hükümet edilemeyen yerlerde kontrol, silahlı milis grupların eline geçti ve toplum, ayrışmaya başladı.

Sin un gobierno, las milicias armadas tomaron control de Irak, fragmentando a la población.

Kırmızı ışıkta ya da yaya geçidi olmayan yerlerde karşıdan karşıya geçmekle ilgili burada bir yasa var mıdır?

¿Hay alguna ley aquí acerca de cruzar imprudentemente?

- Tom Mary'nin muhtemelen hâlâ Boston'da bir yerde olduğunu düşündü.
- Tom, Mary'nin muhtemelen hala Boston'da bir yerlerde olduğunu sandı.

Tom pensó que Mary probablemente aún seguiría en algún lugar en Boston.